Tarih 9 Mart 2024 idi. Vakıflar Bölge Müdürü Adem Bacanlı, İl Halk Kütüphanesi önünde kurulan İftar Çadırında verilecek yemekler konusunda açıklama yapıyordu. Ama iftar yemeğinden de önemli bir konu vardı. Ankara'dan getirilen ve tam yetkiyle Malatya'nın imarını eline alan beyfendi, Akpınar'dan Emeksiz Caddesine kadar yıkılan boş alanda bula bula Söğütlü Cami'yi alan dışına atmaya karar vermişti. Cami alanı yeşil alan olacak, diğer yerlere bas betonu gitsin. Labirent gibi, Han tipi, Ofis tipi, Malatya'da pek örneği olamayan binalar kondurulmuştu alana. Yeni Camiye yer kalmamıştı, atın yolun karşı tarafına.  Öyle yaptılar. Vakıflar Bölge Müdürü Adem Bacanlı, "Söğütlü Cami Emekliler Parkına yapılacak" dediğinde yerel seçim öncesiydi, seçim atmosferi vardı, heyecan doruktaydı. AK Partili siyasetçiler hemen konuya müdahil oldular: Kim bunu çıkarıyor... Yalan Haberler bunlar... Yetkisi olmayanlar bunu yapamazlar... Emekliler Parkı ibadet alanı mı? Böyle bir proje de yok, planda... Milletvekilleri Eski Belediye Meydanına kadar giderek "Hayır yok böyle bir proje?" diye açıklama yaptılar, tepkileri dindirdiler. Belediye Başkan adayları Emekliler parkında o talihsiz açıklamayı yaptılar, Söğütlü Cami Emekliler Parkına yapılacak diye yazanları yalancılıkla suçladılar. Günler geçti, seçimler geride kaldı. 6 Ay sonra... 27 Eylül 2024 Tarihinde Eski Belediye Meydanında, Emekliler Parkının yanında tören düzenleniyordu. Söğütlü Caminin Temeli Emekliler Parkına yapılıyordu. Mart Ay'ında yalanladıkları Söğütlü Caminin Temeli atılırken o konuşmaları yapanlarda oradaydılar. Görevi ne olursa olsun bir siyasetçinin bu duruma düşmesini asla istemem. "Hayır Söğütlü Cami Emekliler Parkına Yapılmayacak" denilen yerde Söğütlü Caminin temeli atılırken o konuşmaları yapan siyasetçilerimizi izledim.  Bir mahçubiyet var ama sanki o konuşmaları yapanlarda kendileri değilmiş havasındalar. Yüzlerce dönüm alanda dışarıya atılan Söğütlü Cami iken birde Cami yerini yeşil alan olarak düzenlediklerini birde törende anlatmazlarmı. Beyler Cami yerini bina yapmaktan kurtarmışlar, birde övünüyorlar. Sanki Ağalar bizlerle eğleniyor. O nedir Çarşı rezaleti Allah aşkına. Labirent gibi devasa binalar... Bakırcılar ve Kuyumcular Çarşısı derken her isteyene de birer çarşı daha eklemişler. Dükkan istemeyenlere Ofisler buyurmuşlar. Cadde kalmamış sokaklar daracık, bina etraflarında verha su akarları için kanallar açılıp tahliyeler yapılıyor. Altından devasa bir nehir geçtiği rivayet edilen su kaynaklarının üzerine 4-5 katlı Alış Veriş Merkezleri gibi devasa binalar kondurulmuş. Orada iş yapan bir Müteahhitle konuştum. Gerçekten Malatya'ya yazık oldu. Bu işyerleri böyle yapılmamalıydı. Biz verilen projeyi yapıyoruz. Sokaklar dar, yeşil alan yok. Betona boğuldu alan... İş yapan komşu kentimizin Müteahhidi adeta dert yandı, ancak bina altlarından otoparklardan bahsetti. Tek olumlu yanı buydu. Malatya'yı planlayacak Şehir Plancılarınız yok muydu? Binaları projelendirecek mimarlarınız da mı yoktu? Bunun adı yeni Malatya Çarşısı öyle mi? Yıllardır tecrübeden ve deneyimlerden bahsedersiniz. Depremi bir fırsata çevirmek var iken Akpınar'dan Emeksiz Caddesine kadar olan alanı da Beydağı'nda yapılan TOKİ konutları örneğinde olduğu gibi dikey gecekondulara çevirirseniz siz hangi çarşıdan bahsediyorsunuz. Bu nasıl çarşıdır? Bunu planlayan kimdir? Yaptıranlar kimlerdir? Şehir planlaması yok... Projeler de bütünlük yok. Cadde yok, daracık sokaklar... Yeşil alanı sıfır... Projelerin görselliği hiç yok. Sağdan bak, çevir soldan bakıver, üstten bak. Nereden bakarsan bak.  Yapılan Beton Çarşısı... Projeler hakkında bilgi vermezler, tartışmazlar. Bu binalar yapılmadan önce projeleri açıklasaydınız bizlerde üzerinde konuşsaydık olmazmıydı. Görüşlerimizi anlatsaydık ne vardı bunda... Saklanan projeler şimdi günyüzüne çıktı, dağ fare doğurdu. Yeşil Malatya'ya birde siz ünvan eklediniz oldu.. Beton Malatya... Anlaşılan Malatya'yı yönetenler de bir eğitimden geçirmeli. Ders almıyorlarsa dersler verilmelidir. Şehircilikten anlamayanların bir kent hakkında hayati kararlar vermesini bekleyemezsiniz. Ne demişti eski Başkan Ahmet Münür Erkal: -Depremi fırsata çevirmek için 100 kişilik bir planlama ekibi kurun, çalışmaya başlasınlar, şehri yeniden planlasınlar, işyerlerini sağlam zeminlere taşısınlar. Su fakiriyiz, yerden su kaynıyorsa bunu değerlendirin. Ama şehri yeniden planlayın. İlle de Planlamadan başlayın..." Doğru söyleyeni de yol göstereni de dinlemediler. Kimin istediği belli olmayan bir yapılaşma ile Doğudan Batıya doğru dikey bir çzgi gibi yol alıyor Malatya... Elemendik, İkizce'den İnönü Üniversitesi kampüs alanına kadar tek yol, tek istikamet. Trafik bir başka rezalet. Ulaşım planlaması hak getire. Ulaşım için tek çare artık HAVARAY Sistem. Ne diyelim... Yazık ettiler Malatya'ya...