Rahmetli babamın amcası oğlunun kaynını bir oğlu vardı, adı da Demirhan’dı. Demirhan’da dahil bir akşam cümbür cemaat bize misafir geldi Tabii ki gelenlerin hepsi babaannemden küçük. Sıraya girdiler Adile ana elini öpem dediler. Babaannem de elini öpenlerin yanaklarını öperdi. Her elini öpeni yanaklarından öptü babaannem. Ne hikmetse Demirhan’ı öpmedi. Hep bir ağızdan misafirler “Adile ana Demirhan’ı niye öpmedin Lütfi beyin oğlu” dendiğinde, babaannem “Ne bilem ki Demirhindi” diyerek Demirhan’ı öptü. O laf üzerine odamız kahkahaya boğuldu. Bu laf o günden beri atasözümüz oldu. Olur olmaz yerde” Ne bilem ki Demirhindi” sözcüğünü çok kullanırız.
ALLAH ÜMME SALLİ ALA
Analarımızın bir selamlaşma şekli vardır. Biribirlerinin ellerini iç içe alırlar, sallayarak Allah ümme salli ala seyidine Muhammet derlerdi. Babaannemde taydaşları ile karşılığında bu selamlaşma tekniğini kullanırdı. Yeni Caminin alt karşısında Aksoğanoğullarının iş hanı vardı. Onun girişinde de babaannemin bibisi uşakları Mustafa ve Kadir Kardeşlerin berber dükkanı vardı. Mustafa ve Kadir kardeşlerin evleri de Hasan Varol Ortaokulundan yukarıya doğru çıkarken dar yolun sağında idi. Bu ev kerpiçten yapılmış iki katlı bir evdi. Bir tarafında Berber Kadir bir tarafında da kardeşi Mustafa otururdu. Mustafa’nın evinin üst kat çıkışında bir köşk vardı. Yani eskinin geniş tahta balkonu.
Babaannemin olduğu ortamda neşe eksik olmazdı. Berber Mustafa dükkanında bulunan boy aynalarından birini eve getirmiş, köşkün bir tarafına monte etmiş. Mevsimlerden de kıştı. Akşam geç saatlerde misafirlikten dönüyorduk. Bizi ağırlayanlar ile cümbür cemaat köşke çıktık. Babaannemin üzerinde de Malatya’nın meşhur kareli çarşafı vardı. Lamba yanıyordu ama ortam tam aydınlık değildi. O sırada aynada babaannem kendisini görmüş. Biz olayın farkında değiliz. Babaannemin sesi duyuldu” Uy anam sen neredeydin, içeri niye gelmedin, çok üşümüştürsün gelde allahümme yapağ(yapalım)” diyerek aynaya doğru yürümeye başladı. Biz tabii şaştık kaldık. Kimseden de çıt çıkmadı. Babaannem ellerini uzattı aynadaki kadın da babaanneme yaklaştı babaannemin parmakları ayna ile buluştu. Allahümme yapamadılar tabi. Babaannem işin farkında değildi. Bize dönerek“ Ule bu kim? “ dedi. Herkes Adile Ana sensin dediler. kahkahalar…
BELKİ BAŞKA BİR ŞEY
Babaannem asker sigarası kullanırdı dedik ya. Biz çocuklar zaman zaman iş olsun diye sigara içmeye özenirdik. Tabii ki o zamanın çocuklarının parası yoktu. Bu durumda hedef babaannemin sigaraları olurdu.
Babaannemin üş beş paket sigarasını çalmış, kapaklı su sayacının yuvasına saklamıştık, sonra içeriz diye. Tabii unuttuk gitti. Saat okuyucu aylar sonra geldiğinde asker sigaralarını görmüş. Böylece foyamız ortaya çıktı.