Yaş ilerledikçe, hele su gibi geçen zamanı, bilim tarifi edememişken, hele her geçen gün ölüme bir adım yaklaşırken, yaşlılığın nedenleri hep aklıma takılmıştır.
İşte bunlardan biri olan DNA (Deoksiribonükleik Asit) konusunu bu yazımda dile getirmek istedim.
Tüm canlıların genetik bilgisini taşıyan ve bu bilgiyi bir sonraki nesle aktaran moleküldür DNA.
DNA, hücrelerin çekirdeğinde bulunur ve yaşam için gerekli olan biyolojik talimatları içerir.
DNA, organizmanın genetik özelliklerini bir sonraki nesle aktarır.
DNA, canlıların farklı özelliklerini belirler ve biyolojik işlevlerin düzenlenmesinde kritik bir rol oynar.
Son zamanlarda DNA konusunda bilimsel önemli veriler elde edildi.
Bugüne kadar DNA'nın, gen, kod ve program yaptığı yanlış biliniyordu.
DNA, bunları yapmıyor.
DNA kromozomlarının ucundaki TELOMERLER adını verdiğimiz uzantılar bunları yapmaktadırlar.
DNA'nın tüm donanımlarını yapabilmesi için telomerleri kullanması gerekmektedir.
DNA kopyalandığında, hücrelerimiz bölündüğünde telomerler bir parçasını kaybeder.
Telomerlerin ayakkabı bağcıkları gibi ucunda, ayakkabı bağcıkları ipliklerini bir arada tutan plastik bir parça var.
Plastik parça düşerse bağcık iplikleri saçılarak dağılır.
Telomerlerin bu plastik parçadan dolayı DNA ipliklerinin açılmasını önleme görevi vardır.
Şayet bu plastik parça düşerse DNA açılmaya başlar.
YAŞLANMA VE HASTALANMA İŞTE BU DURUMDA BAŞLAR.
Telomerlerin uzunluğu, sağlığımız ve yaşam sürecimizle doğru orantılıdır.
Telomerler kısaysa hayat kısa muhtemelen hastalıklı oluruz.
Telomerler doğuştan kısa olabileceği gibi, sonraları hücrelerimiz bölünürken sistemli bir şekilde yaşam süresini etkilediği zannediliyordu.
İnanılan buydu. Bu yanlış bilgi, son yapılan bilimsel laboratuvar çalışmalarında bir ENZİM'in, TELOMERAZ'ın bulunmasıyla sona erdi.
TELOMERAZ, telomerin uzunluğunu artırarak; hücrelerimizin, biz hasta olmadan, biz yaşlanmadan çok daha sık şekilde bölünebileceği tespit edildi.
Peki biz telomeraz'ı nasıl güçendirebiliriz?
Bizim hayata bakışımız ÖZ SEVGİ.
Kendimizi egosuz sevmek.
Ne yazık insanların % 80-90' nı seviyorum testinde pozitif çıkmıyor.
Çocuklarımıza yedi yaşına kadar, boyun eğdirme çabasıyla anne babaların çocuğunu daha iyi olmaya teşvik etmek amacıyla, tenkitçi olumsuz eleştirileriyle; sen bunu hak etmiyorsun sözleri neden olmaktadır.
Yedi yaş altı çocuk bunları bilinç altına olumsuz kayderek öz sevgiden mahrum kalmaktadır.
Özsevginin yanında, hayata karşı minnettarlık, yaşamdan zevk alma, hayattan keyif alma önem kazanıyor.
Kafamızdan hayata bağlılığımızı, hayatı sevdiğimiz geçirince elli tirilyon hücremiz sağlıklarını güçlendirerek telomeraz enziminin artırılmasına sebep oluyor.
Bunlardan en önemlisi topluma bir şeyler üretip, hizmet etmemizi tamamlamak için daha sağlıklı, daha uzun kalma duygusuna kapılarak telomeraz enzimini artırıyoruz.
İnsanların hizmet etme aşkları bitince, hayalarının anlamını kaybediyorlar.
Oh! emekliliğime az kaldı. Bir köşeme çekilip keyfime bakacağım dediği an; hiçbir amacının olmadığı, hiçbir hizmetinin olmayacağı düşüncesiyle; emeklilerde yaşam süreçlerinde belirgin bir düşüş gözleniyor.
Çok duymuşturuz " İnsan emekli oldu.Tam rahat edeceği zaman hayatını kaybetti."
Bu yüzden hasta bakıcılar, hasta bakıcı olmayanlara karşı daha uzun ömürlü olurlar.
Sağlıklı olmalıyım. Birine bakmalıyım. Dediğinde telomeraz enzimi, hızlı bir şekilde faliyete geçerek uzun, hastalıksız yaşama destek olmaktadırlar.
DNA, bunları yapmıyor.
DNA kromozomlarının ucundaki TELOMERLER adını verdiğimiz uzantılar bunları yapmaktadırlar.
DNA'nın tüm donanımlarını yapabilmesi için telomerleri kullanması gerekmektedir.
DNA kopyalandığında, hücrelerimiz bölündüğünde telomerler bir parçasını kaybeder.
Telomerlerin ayakkabı bağcıkları gibi ucunda, ayakkabı bağcıkları ipliklerini bir arada tutan plastik bir parça var.
Plastik parça düşerse bağcık iplikleri saçılarak dağılır.
Telomerlerin bu plastik parçadan dolayı DNA ipliklerinin açılmasını önleme görevi vardır.
Şayet bu plastik parça düşerse DNA açılmaya başlar.
YAŞLANMA VE HASTALANMA İŞTE BU DURUMDA BAŞLAR.
Telomerlerin uzunluğu, sağlığımız ve yaşam sürecimizle doğru orantılıdır.
Telomerler kısaysa hayat kısa muhtemelen hastalıklı oluruz.
Telomerler doğuştan kısa olabileceği gibi, sonraları hücrelerimiz bölünürken sistemli bir şekilde yaşam süresini etkilediği zannediliyordu.
İnanılan buydu. Bu yanlış bilgi, son yapılan bilimsel laboratuvar çalışmalarında bir ENZİM'in, TELOMERAZ'ın bulunmasıyla sona erdi.
TELOMERAZ, telomerin uzunluğunu artırarak; hücrelerimizin, biz hasta olmadan, biz yaşlanmadan çok daha sık şekilde bölünebileceği tespit edildi.
Peki biz telomeraz'ı nasıl güçendirebiliriz?
Bizim hayata bakışımız ÖZ SEVGİ.
Kendimizi egosuz sevmek.
Ne yazık insanların % 80-90' nı seviyorum testinde pozitif çıkmıyor.
Çocuklarımıza yedi yaşına kadar, boyun eğdirme çabasıyla anne babaların çocuğunu daha iyi olmaya teşvik etmek amacıyla, tenkitçi olumsuz eleştirileriyle; sen bunu hak etmiyorsun sözleri neden olmaktadır.
Yedi yaş altı çocuk bunları bilinç altına olumsuz kayderek öz sevgiden mahrum kalmaktadır.
Özsevginin yanında, hayata karşı minnettarlık, yaşamdan zevk alma, hayattan keyif alma önem kazanıyor.
Kafamızdan hayata bağlılığımızı, hayatı sevdiğimiz geçirince elli tirilyon hücremiz sağlıklarını güçlendirerek telomeraz enziminin artırılmasına sebep oluyor.
Bunlardan en önemlisi topluma bir şeyler üretip, hizmet etmemizi tamamlamak için daha sağlıklı, daha uzun kalma duygusuna kapılarak telomeraz enzimini artırıyoruz.
İnsanların hizmet etme aşkları bitince, hayalarının anlamını kaybediyorlar.
Oh! emekliliğime az kaldı. Bir köşeme çekilip keyfime bakacağım dediği an; hiçbir amacının olmadığı, hiçbir hizmetinin olmayacağı düşüncesiyle; emeklilerde yaşam süreçlerinde belirgin bir düşüş gözleniyor.
Çok duymuşturuz " İnsan emekli oldu.Tam rahat edeceği zaman hayatını kaybetti."
Bu yüzden hasta bakıcılar, hasta bakıcı olmayanlara karşı daha uzun ömürlü olurlar.
Sağlıklı olmalıyım. Birine bakmalıyım. Dediğinde telomeraz enzimi, hızlı bir şekilde faliyete geçerek uzun, hastalıksız yaşama destek olmaktadırlar.
Yukardaki yazım, tamamen benim bilgi ve araştırmalarıma dayanmaktadır.
Bir de benden daha akıllı ve daha zeki, yapay zekaya bu konuyu sormak istedim.
"Telomer ve telomeraz, genetik ve biyolojik yaşlanma süreçleriyle ilgili önemli kavramlardır. İşte temel bilgiler:
Telomer Nedir?
Telomer, kromozomların uçlarında bulunan, DNA'nın korunmasını sağlayan özel yapılardır. Bu yapılar, kromozomların uçlarının bozulmasını veya birbirine yapışmasını önler.
Telomerler, genetik bilgi içermeyen tekrar eden DNA dizilerinden oluşur.
Hücreler bölündükçe, telomerler kısalır.
Telomerler tamamen tükenirse, hücre artık bölünemez ve yaşlanma (senesens) sürecine girer veya ölür.
Telomerlerin kısalması, yaşlanma ve bazı hastalıklarla (örneğin kanser, kalp hastalıkları) ilişkilidir.
Telomeraz Nedir?
Telomeraz, telomerleri yeniden uzatabilen bir enzimdir.
Çalışma prensibi: Telomeraz, telomer uçlarına tekrar eden DNA dizilerini ekler.
Bu enzim, özellikle hızlı bölünen hücrelerde (örneğin embriyonik hücreler, kök hücreler ve kanser hücreleri) aktiftir.
Telomeraz aktivitesi, hücrelerin daha uzun süre bölünmesine ve yaşamını sürdürmesine olanak tanır.
Telomer ve Telomerazın Önemi
1. Yaşlanma: Telomer uzunluğu, biyolojik yaşlanmanın bir göstergesi olarak kabul edilir. Kısalan telomerler, hücresel yaşlanmayı ve organizmanın genel yaşlanma hızını artırabilir.
2. Kanser: Telomeraz enzimi, birçok kanser hücresinde aktiftir. Bu, kanser hücrelerinin ölümsüz gibi davranmasını sağlar.
3. Tedavi Potansiyeli: Telomerazın düzenlenmesi, yaşlanma sürecini yavaşlatmak ve kanser gibi hastalıkları tedavi etmek için bir hedef olarak araştırılmaktadır."
Bir de aklıma, şu an 8 milyar dünya nüfusumuzdaki insanların toplam DNA'sının ağırlığını hesaplamak geldi.
1- Bir insan hücresindeki DNA ağırlığı: Yaklaşık 6 pikogramdır (6 × 10⁻¹² gram).
2- Bir insanın toplam hücre sayısı: Yaklaşık 37 trilyon hücre (3.7 × 10¹³).
3- Dünya nüfusu: Yaklaşık 8 milyar insan
(8 × 10⁹).
Bu durumda tüm insanlığın DNA'sının toplam ağırlığı yaklaşık 18 ton civarındadır.
Gelde inanma?