Sanki bilmiyorsun ölümü eninde sonunda tadacağını? Kainatın yapı taşlarının iki temeli var. Enerji ve madde. Bunlar birbirlerine dönüşebilirler. Atom bombasını düşün. Atom en küçük yapı taşımız. Kuantumla atom altı parçacıklara kuarklara,hatta onunda alt parçacıklarına ulaşıldı. Demekki atomuda meydana getiren kuark denen parçacıklar var. Einstein'in enerji formülü E=mc2 formülünü aklınızdan çıkarmayın. E= Enerji m= Kütle c= ışık hızı Işık hızı saniyede 300 000 km. Işık hızına ulaştığında kütlen,cismin sonsuz oluyor. Hiç kimsenin kütlesi sonsuz olamayacağına göre demekki ışık hızına ulaşamassın. Bu temel bilgileri bilmeden ceset,ruh ve ölümü kavramak mümkün değil. Sekiz dokuz yaşlarında aynada kendimle konuştum. Tamam bu vücut sensin. Peki içinde seni yönlendiren birileri var o kim dedim. Tabi ruh kavramına aklım ermediğinden içimde şimdilerin enerji dedikleri bir güç olduğunu kavramıştım. 1965 Muş'ta babam trafik büro amiri. Herkesin saygı duyduğu bir devlet memuru. Birgün bir genç sivil adam babamın önünden geçerken babam hazır olda asker selamı verdi.14 yaşlarındayım demekki babamdan daha güçlüleri varmış dedim Babama sordum kim bu adam? Babam hakim dedi. Tesadüfe bakın ertesi gün hakim beyin gece yarısı bağırsak düğümlenmesinden vefat ettiğini ögrendim. İlk defa ölü görecek biri olarak cenazeye katıldım. Rahmetli hakimin yerde cesedini görünce kendi kendime sordum. Dün bu insana babam saygıyla selam verdi ama şimdi cansız bedeni yerlerde. Demek ki içinde bir enerji ruh vardı .Ölmekle o enerji ruh çekip gitti. Ruh,dünya önlüğünü giyerek bu dünya mektebinde eğitime gelen bir enerji yumağı. Sonsuz enerji olan Yaratanımızın bir parçası. Egitimini tamamladıkdan sonra geldiği yere dönmek mecburiyetinde. İşte biz bu geri dönüşe ölüm diyoruz. İnanın cesedimiz dışında yok olmuyoruz. Doğumdan öncede vardık,ölümden sonrada varlığımız ruh enerji olarak devam edecek. O zaman bu olüm korkusu ne? Bu ne telaş? Milimetrenin,bir gramın,milyar kere milyar kere milyar kere görülemeyen adına corona denilen bir virüsün sebep verdiği ölümden korkumuz. Bu katil virüsden önce şu an vücudumuzda dolaşan 90 000 km. uzunluğunda çapları yerine göre milimetrenin onda biri olan damarlarımızdan biri tıkandığında öleceğini aklına getirmiyorsun,coronadan öleceğinin korku heycanı ve stresiyle yaşıyorsun. Yaratan kitabında aklını kullan sözünü yüzlerce tekrarlarken sen neden aklını kullanmayarak coronadan korkuyorsun. Aklı kullanmak ilim demek. Kalabalığa girme,temizlik,maske ve mesafe,artık sağır sultan biliyor bunlara uy. Corona senden korksun. Her canlı gibi o da bugünlerde kendi ölümünü tadacak. Zaten motasyon değiştirmesi coronanın can çekişmesi değilmi? Mehmet Fuat ERGÜN 23.12.2020 Romanya