Celal TÜRKER
Köşe Yazarı
Celal TÜRKER
 

HAŞLANMIŞ KURBAĞA...

 Bütün canlıların belirli bir sıcaklığa tahammül derecesi vardır. Çok yüksek veya cok düşük sıcaklıklara tepki verirler.  Ani değişikliklere de derhal refleks gösterirler.  Haşlanmış kurbağa hikayesini bilirsiniz, bilenler için bir hatırlatma,  bilmeyenler için de bir bilgi paylaşımı olsun:  Bir kurbağayı içi kaynar su ile dolu bir tencereye koyarsanız, çok yüksek sıcaklığa tepki olarak hemen dışarı fırlar.  Ama kurbağayı içinde ılık su bulunan bir tencereye koyarsanız aksine mutlu olur, keyif alır. Sonrasında tenceredeki suyun ısısını yavaş yavaş artırdığınızda, farkına varmadan yavaş yavaş haşlanmaya başlar. Sonunda, sinir sistemi harap olur ve artık kaynar su dolu tencereden dışarıya çıkmak için hiç bir adım atmaz, atamaz. Evet nereye geleceğiz haşlanmış kurbağa hikayesinden?  Bizim işimiz eğitim.  Tabiki eğitime geleceğiz.  Dünyayı etkisi altına alan Covid-19 belası, dünyada en çok ülkemizde eğitime zarar verdi. Çünkü bütün ülkeler, eğitim öğretimi aksatmamak için azami düzeyde tedbir alırken,  maalesef biz okullarımızı kapatıp,  öğrencilerimizi eğtim öğretim imkanlarından aylarca  mahrum bıraktık.  Oteller, AVM' ler, Cafeler açıkken okulları kapatmayı tercih ettik. Sınava girecek öğrencileri, bu yolculuklarında yalnız bıraktık. Her kötü şeyin bir sonu olduğu gibi, bu günlerin de bir sonu olacak elbette. Emin olun,  bu günler sona erdiğinde,  en çok okullarımızı kapalı tuttuğumuz için pişman olacağız.  Çünkü çocuklar bizim geleceğimiz.  Iyi bir gelecek iyi bir eğitimle mümkün ve biz egitim kurumlarını kapatıyoruz.  Dünya bu süreçte gözünü bilime ve bilim insanlarına  çevirdi.  Aşının  bulunması için biliminin ve bilim insanlarının çalışmalarını dört gözle takip etti. Tabi ki Bilim, iyi bir eğitim sayesinde  mümkün.  Öyleyse en son kapatılması gereken kurumlar okullardı.  Gerekli tedbirler alınarak, okullar mümkün olduğunca açık bırakılmaya çalışılmalıydı.  Eğitim  ögretim kesintiye uğramamalı,  çocuklarımız zarar görmememeliydi. Bu günlerin hasarı ileride ortaya çıkacak.  Bugün pek kimse zararını hmese de, hatta bu işten keyif alanlar olsa bile.  Tıpkı haşlanmış kurbağa hikayesinde olduğu gibi... Kalın sağlıcakla  Celal TÜRKER  12.12.2020
Ekleme Tarihi: 12 Aralık 2020 - Cumartesi
Celal TÜRKER

HAŞLANMIŞ KURBAĞA...

 Bütün canlıların belirli bir sıcaklığa tahammül derecesi vardır. Çok yüksek veya cok düşük sıcaklıklara tepki verirler.  Ani değişikliklere de derhal refleks gösterirler.  Haşlanmış kurbağa hikayesini bilirsiniz, bilenler için bir hatırlatma,  bilmeyenler için de bir bilgi paylaşımı olsun: 
Bir kurbağayı içi kaynar su ile dolu bir tencereye koyarsanız, çok yüksek sıcaklığa tepki olarak hemen dışarı fırlar.  Ama kurbağayı içinde ılık su bulunan bir tencereye koyarsanız aksine mutlu olur, keyif alır. Sonrasında tenceredeki suyun ısısını yavaş yavaş artırdığınızda, farkına varmadan yavaş yavaş haşlanmaya başlar. Sonunda, sinir sistemi harap olur ve artık kaynar su dolu tencereden dışarıya çıkmak için hiç bir adım atmaz, atamaz.
Evet nereye geleceğiz haşlanmış kurbağa hikayesinden?  Bizim işimiz eğitim.  Tabiki eğitime geleceğiz.  Dünyayı etkisi altına alan Covid-19 belası, dünyada en çok ülkemizde eğitime zarar verdi. Çünkü bütün ülkeler, eğitim öğretimi aksatmamak için azami düzeyde tedbir alırken,  maalesef biz okullarımızı kapatıp,  öğrencilerimizi eğtim öğretim imkanlarından aylarca  mahrum bıraktık.  Oteller, AVM' ler, Cafeler açıkken okulları kapatmayı tercih ettik. Sınava girecek öğrencileri, bu yolculuklarında yalnız bıraktık.
Her kötü şeyin bir sonu olduğu gibi, bu günlerin de bir sonu olacak elbette. Emin olun,  bu günler sona erdiğinde,  en çok okullarımızı kapalı tuttuğumuz için pişman olacağız.  Çünkü çocuklar bizim geleceğimiz.  Iyi bir gelecek iyi bir eğitimle mümkün ve biz egitim kurumlarını kapatıyoruz.  Dünya bu süreçte gözünü bilime ve bilim insanlarına  çevirdi.  Aşının  bulunması için biliminin ve bilim insanlarının çalışmalarını dört gözle takip etti. Tabi ki Bilim, iyi bir eğitim sayesinde  mümkün.  Öyleyse en son kapatılması gereken kurumlar okullardı.  Gerekli tedbirler alınarak, okullar mümkün olduğunca açık bırakılmaya çalışılmalıydı.  Eğitim  ögretim kesintiye uğramamalı,  çocuklarımız zarar görmememeliydi. Bu günlerin hasarı ileride ortaya çıkacak.  Bugün pek kimse zararını hmese de, hatta bu işten keyif alanlar olsa bile.  Tıpkı haşlanmış kurbağa hikayesinde olduğu gibi...

Kalın sağlıcakla 
Celal TÜRKER 
12.12.2020

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazetemalatya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.