Prof.Dr. Kınacı Erkenek Yaylasındaki Yaşamı Anlattı
YAŞAM
16.12.2024 - 11:59, Güncelleme:
16.12.2024 - 13:55
Prof.Dr. Kınacı Erkenek Yaylasındaki Yaşamı Anlattı
Malatya'nın yetiştirdiği saygın bürokratlarından Prof.Dr. Cumali Kınacı, Erkenek yaylasındaki ailesinin yaşamından bilgiler vererek "Birinci ve ikinci dünya savaşları dönemlerinde ülkemiz insanlarının büyük çoğunluğu yokluklar içinde büyümüşler" dedi.
Prof.Dr. Cumali Kınacı, sosyal medya hesabından, Erkenek yaylasında 1970'li yıllarda çekilmiş iki resim paylaşarak, yaylada göçer yaşayan ailesinin verdiği mücadeleyi şöyle anlattı:
"15 yaşına kadar her yıl 5 ay (Nisan - Eylül ayları) doğup büyüdüğüm Erkenek Kasabasına yaklaşık 5 km mesafedeki Deşti (Susuz) Yaylasına göçüp yaylada göçer hayatı yaşadım. 8 yıllık ilk ve ortaokul döneminde 15 Nisan - 15 Haziran arasındaki 2 aylık dönemde 5 km.lik yolu yaya olarak gidip geldim. Şiddetli yağışlı ve soğuk geçen ilk 1,5 ay kömde konaklar, daha sonra Kuyu, Tekne veya Gösten Mevkilerinden birinde 2 ay kıl çadırlarda konakladıktan sonra Temmuz ayı ortalarında Yazı dediğimiz ovadaki hasadı yapılmış buğday tarlasına göçerdik. Eylülün sonuna doğru tekrar Kışlık evimize dönerdik.
1980 öncesinde çekilmiş aşağıdaki fotoğraflar Deşti Yaylasının Kuyu Mevkiindeki kıl göçer çadırlarını göstermektedir. 1948 Haziran ayında o zaman 21 yaşındaki babamla 16 yaşındaki annem bu kıl çadırlarda evlenmişler. Ailesinin çadırından alınan annem bir ata bindirilerek Daşyol denilen 250-300 metre mesafedeki yere kadar götürülüp getirildikten sonra bitişik çadıra gelin olarak indirilmiş. Komşular tarafından ödünç olarak verilen yün döşeklerde 2 gün yattıktan sonra emanet döşek iade edilmiş ve hayatlarına çul yatakta devam etmişler. Hayatları büyük mücadele ile geçmiş, 4 tanesi üniversite mezunu 8 çocuk büyütmüşler. Kendilerini rahmetle anıyorum.
Birinci ve ikinci dünya savaşları dönemlerinde ülkemiz insanlarının büyük çoğunluğu yokluklar içinde büyümüşler. Geçmişte nüfusun büyük çoğunluğunun yaşadıklarını dinleyerek büyüdüm, kısmen kendim de yaşadım. Geçmişi yeterli bilgi sahibi olmadan değerlendirmek bizi gereksiz spekülasyonlara götürüyor maalesef."
Malatya'nın yetiştirdiği saygın bürokratlarından Prof.Dr. Cumali Kınacı, Erkenek yaylasındaki ailesinin yaşamından bilgiler vererek "Birinci ve ikinci dünya savaşları dönemlerinde ülkemiz insanlarının büyük çoğunluğu yokluklar içinde büyümüşler" dedi.
Prof.Dr. Cumali Kınacı, sosyal medya hesabından, Erkenek yaylasında 1970'li yıllarda çekilmiş iki resim paylaşarak, yaylada göçer yaşayan ailesinin verdiği mücadeleyi şöyle anlattı:
"15 yaşına kadar her yıl 5 ay (Nisan - Eylül ayları) doğup büyüdüğüm Erkenek Kasabasına yaklaşık 5 km mesafedeki Deşti (Susuz) Yaylasına göçüp yaylada göçer hayatı yaşadım. 8 yıllık ilk ve ortaokul döneminde 15 Nisan - 15 Haziran arasındaki 2 aylık dönemde 5 km.lik yolu yaya olarak gidip geldim. Şiddetli yağışlı ve soğuk geçen ilk 1,5 ay kömde konaklar, daha sonra Kuyu, Tekne veya Gösten Mevkilerinden birinde 2 ay kıl çadırlarda konakladıktan sonra Temmuz ayı ortalarında Yazı dediğimiz ovadaki hasadı yapılmış buğday tarlasına göçerdik. Eylülün sonuna doğru tekrar Kışlık evimize dönerdik.
1980 öncesinde çekilmiş aşağıdaki fotoğraflar Deşti Yaylasının Kuyu Mevkiindeki kıl göçer çadırlarını göstermektedir. 1948 Haziran ayında o zaman 21 yaşındaki babamla 16 yaşındaki annem bu kıl çadırlarda evlenmişler. Ailesinin çadırından alınan annem bir ata bindirilerek Daşyol denilen 250-300 metre mesafedeki yere kadar götürülüp getirildikten sonra bitişik çadıra gelin olarak indirilmiş. Komşular tarafından ödünç olarak verilen yün döşeklerde 2 gün yattıktan sonra emanet döşek iade edilmiş ve hayatlarına çul yatakta devam etmişler. Hayatları büyük mücadele ile geçmiş, 4 tanesi üniversite mezunu 8 çocuk büyütmüşler. Kendilerini rahmetle anıyorum.
Birinci ve ikinci dünya savaşları dönemlerinde ülkemiz insanlarının büyük çoğunluğu yokluklar içinde büyümüşler. Geçmişte nüfusun büyük çoğunluğunun yaşadıklarını dinleyerek büyüdüm, kısmen kendim de yaşadım. Geçmişi yeterli bilgi sahibi olmadan değerlendirmek bizi gereksiz spekülasyonlara götürüyor maalesef."
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.