deneme bonusu veren siteler canlı casino akademik sofia grandpashabet güncel adres betpark süperbetin giriş betebet bets10 Matadorbet vdcasino tipobet giriş deneme bonusu siteleri deneme bonusu veren siteler

Salgın ekonomisinden, seçim ekonomisine..

EKONOMİ 22.05.2020 - 16:18, Güncelleme: 15.06.2021 - 12:24
 

Salgın ekonomisinden, seçim ekonomisine..

Covid-19 salgını; ülkemizdeki gelir dağılımındaki adaletsizliğin, eğitimdeki eşitsizliğin had..

M.Bahadır Atlaş yazdı Korona virüs salgınının, bizlere ülkemizde yaşanan ekonomik krizlerin en temel sebebi; israf ekonomisi (İsraf geleceği çalmak yok etmektir) olduğunu bir kez daha göstermiştir. Covid-19 salgını döneminde hükümetin israf ekonomisinden vazgeçmediği bütçede yer alan bu fasıllardan hiçbir azaltmaya gitmediği görmekteyiz. Covid-19 salgını; ülkemizdeki gelir dağılımındaki adaletsizliğin, eğitimdeki eşitsizliğin had safhada olduğunu çok açık bir şekilde ortaya koymuştur.” Diyen ekonomist Mustafa Bahadır Atlaş, sagın sürecinde yaşananları ekonomist gözüyle kaleme aldı. Covid-19 Salgını sürecinde yaşananlar üzerine notlar Devlet yönetimi ciddiyet ve öngörü ister. Uzaktan kumanda ile devlet yönetilmez. Türk Vatanı ve Milletinin ebedi varlığını ve Yüce Türk Devletinin bölünmez bütünlüğünü belirleyen Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Anayasanın 3. maddesinde "Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Başkenti Ankara" yazılıdır. Türkiye Ankara'dan yönetilmelidir. Bir ülkede mahalle bakkalının, mahalle berberinin çalışma saatlerini kim belirler? Sağlıktan eğitime, ekonomiden turizme, çalışma hayatından sosyal yaşama kadar her kurum kendi yetki ve sorumlulukları içinde görevini yapmalı ve yönetimde de sosyal mesafe korunmalıdır. Örnek vermek gerekirse; -Eğitimde kalite sınav eşiğinin yüksekliği ile ölçülür. Ölçme ve değerlendirmede barajları aşağı çekerek eğitimde kaliteyi yükseltemezsiniz. Bunu siyaseten müjde olarak sunmak anlaşılır gibi değil. -Sayısal olarak enflasyonun düşük oranlı açıklanması ile reel enflasyon düşmez. Açıklanan enflasyon ile hissedilen enflasyon arasındaki fark; vatandaşın cebinden çıkan para kadardır. -Teknolojik olarak "UYAP sistemi" altyapısı mevcutken adalete en çok ihtiyaç duyulan bu günlerde adliyeler neden kapalı? Buna kim hangi gerekçe ile karar verir. -Salgın sürecinde kamusal alanda maske takmak topluma duyulan saygının ifadesidir. Hiç kimse bulunduğu konumdan dolayı kamusal alanda maske takmadan bulunma hakkına sahip değildir. Bunu kendine hak görenler topluma karşı saygısızca suç işlemiş olur. "Önce İnsan " Çünkü İnsan hayatı her şeyden önemlidir Covid-19 salgını sürecinde alınan önlemlere daha çok ticari bakışla bakılarak -AVM'ler açıldı! -TBMM ve Adliyeler neden kapalı? Camiiler kapalı, okullar tatil edildi! Son bir ay içinde yurt dışından ithal edilen birçok ürüne 15-50 arasında "Ek Gümrük Vergisi" konuldu. Bu vergi artışları inşallah iç piyasada fiyat artışlarına neden olmaz. Bu vergiler; Piyasa rekabeti için mi? Bütçe geliri için mi? Sorusunun cevabı bize gelecek için bir ipucu verecektir. Alınan önlemlere insani bakışla baktığımızda ise; sokağa çıkma yasakları doğru. Ancak 65 yaş üstü ve 20 yaş altında sokaklarda kontrol yok. Rol modellerde maske yok. Semt pazarda sosyal mesafe hiç yok! Öteleme değil karşılıksız destek olmalıydı. Covid-19 salgını ekonomik tedbirleri kapsamında sözde sağlanan 240 milyar TL'den; Ertelen vergi ve sosyal sigorta primi, geri ödenmek üzere verilen kredileri, Kanunen işçinin hakkı olan işsizlik ödeneğinden karşılanan kısa çalışma ödeneğini ve kira ötelemelerini, çıktığınızda geriye 10 milyar nakit destek kalır bununda 2 milyarı vatandaşlar tarafından yapılan bağıştır. Sağlıkçılar, Güvenlikçiler ve Muhasebeciler tam kadro mesai yaptılar Sağlığımızı emanet ettiğimiz sağlıkçılarla, güvenliğimizi sağlayan güvenlik güçleri ile birlikte kamu maliyesinin güçlenmesine ve vergi gelirlerinin hesaplanıp beyan edilmesine katkı sunmak için Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirlerin mesleki sorumluluğu gereği Covid-19 salgını sürecinde de her zaman olduğu gibi yine gece gündüz demeden özveri ile tam zamanlı çalışmışlardır. Hepside ayrı ayrı teşekkürü ve alkışı hak ediyorlar. Korona virüsü bizlere ülkemizde yaşanan ekonomik krizlerin en temel sebebi; israf ekonomisi (İsraf geleceği çalmak yok etmektir) olduğunu bir kez daha göstermiştir. Covid-19 salgını döneminde hükümetin israf ekonomisinden vazgeçmediği bütçede yer alan bu fasıllardan hiçbir azaltmaya gitmediği görmekteyiz. Covid-19 salgını; ülkemizdeki gelir dağılımındaki adaletsizliğin, eğitimdeki eşitsizliğin had safhada olduğunu çok açık bir şekilde ortaya koymuştur. Mart ayında başlayan Covid-19 salgın ekonomisinden Mayıs ayında Covid-19 seçim ekonomisine giden bir süreç başladı. Alınan tüm kararlar ve tedbirler ile söylevler buna işaret ediyor. Kaynak: hürses.com.tr
Covid-19 salgını; ülkemizdeki gelir dağılımındaki adaletsizliğin, eğitimdeki eşitsizliğin had..

M.Bahadır Atlaş yazdı

Korona virüs salgınının, bizlere ülkemizde yaşanan ekonomik krizlerin en temel sebebi; israf ekonomisi (İsraf geleceği çalmak yok etmektir) olduğunu bir kez daha göstermiştir. Covid-19 salgını döneminde hükümetin israf ekonomisinden vazgeçmediği bütçede yer alan bu fasıllardan hiçbir azaltmaya gitmediği görmekteyiz. Covid-19 salgını; ülkemizdeki gelir dağılımındaki adaletsizliğin, eğitimdeki eşitsizliğin had safhada olduğunu çok açık bir şekilde ortaya koymuştur.” Diyen ekonomist Mustafa Bahadır Atlaş, sagın sürecinde yaşananları ekonomist gözüyle kaleme aldı.

Covid-19 Salgını sürecinde yaşananlar üzerine notlar

Devlet yönetimi ciddiyet ve öngörü ister.

Uzaktan kumanda ile devlet yönetilmez. Türk Vatanı ve Milletinin ebedi varlığını ve Yüce Türk Devletinin bölünmez bütünlüğünü belirleyen Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Anayasanın 3. maddesinde "Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Başkenti Ankara" yazılıdır. Türkiye Ankara'dan yönetilmelidir.

Bir ülkede mahalle bakkalının, mahalle berberinin çalışma saatlerini kim belirler?

Sağlıktan eğitime, ekonomiden turizme, çalışma hayatından sosyal yaşama kadar her kurum kendi yetki ve sorumlulukları içinde görevini yapmalı ve yönetimde de sosyal mesafe korunmalıdır.

Örnek vermek gerekirse;

-Eğitimde kalite sınav eşiğinin yüksekliği ile ölçülür. Ölçme ve değerlendirmede barajları aşağı çekerek eğitimde kaliteyi yükseltemezsiniz. Bunu siyaseten müjde olarak sunmak anlaşılır gibi değil.

-Sayısal olarak enflasyonun düşük oranlı açıklanması ile reel enflasyon düşmez. Açıklanan enflasyon ile hissedilen enflasyon arasındaki fark; vatandaşın cebinden çıkan para kadardır.

-Teknolojik olarak "UYAP sistemi" altyapısı mevcutken adalete en çok ihtiyaç duyulan bu günlerde adliyeler neden kapalı? Buna kim hangi gerekçe ile karar verir.

-Salgın sürecinde kamusal alanda maske takmak topluma duyulan saygının ifadesidir. Hiç kimse bulunduğu konumdan dolayı kamusal alanda maske takmadan bulunma hakkına sahip değildir. Bunu kendine hak görenler topluma karşı saygısızca suç işlemiş olur.

"Önce İnsan " Çünkü İnsan hayatı her şeyden önemlidir

Covid-19 salgını sürecinde alınan önlemlere daha çok ticari bakışla bakılarak

-AVM'ler açıldı!

-TBMM ve Adliyeler neden kapalı? Camiiler kapalı, okullar tatil edildi!

Son bir ay içinde yurt dışından ithal edilen birçok ürüne 15-50 arasında "Ek Gümrük Vergisi" konuldu.

Bu vergi artışları inşallah iç piyasada fiyat artışlarına neden olmaz. Bu vergiler; Piyasa rekabeti için mi? Bütçe geliri için mi? Sorusunun cevabı bize gelecek için bir ipucu verecektir.

Alınan önlemlere insani bakışla baktığımızda ise; sokağa çıkma yasakları doğru. Ancak 65 yaş üstü ve 20 yaş altında sokaklarda kontrol yok. Rol modellerde maske yok. Semt pazarda sosyal mesafe hiç yok!

Öteleme değil karşılıksız destek olmalıydı.

Covid-19 salgını ekonomik tedbirleri kapsamında sözde sağlanan 240 milyar TL'den;

Ertelen vergi ve sosyal sigorta primi, geri ödenmek üzere verilen kredileri,

Kanunen işçinin hakkı olan işsizlik ödeneğinden karşılanan kısa çalışma ödeneğini ve kira ötelemelerini, çıktığınızda geriye 10 milyar nakit destek kalır bununda 2 milyarı vatandaşlar tarafından yapılan bağıştır.

Sağlıkçılar, Güvenlikçiler ve Muhasebeciler tam kadro mesai yaptılar

Sağlığımızı emanet ettiğimiz sağlıkçılarla, güvenliğimizi sağlayan güvenlik güçleri ile birlikte kamu maliyesinin güçlenmesine ve vergi gelirlerinin hesaplanıp beyan edilmesine katkı sunmak için Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirlerin mesleki sorumluluğu gereği Covid-19 salgını sürecinde de her zaman olduğu gibi yine gece gündüz demeden özveri ile tam zamanlı çalışmışlardır. Hepside ayrı ayrı teşekkürü ve alkışı hak ediyorlar.

Korona virüsü bizlere ülkemizde yaşanan ekonomik krizlerin en temel sebebi; israf ekonomisi (İsraf geleceği çalmak yok etmektir) olduğunu bir kez daha göstermiştir. Covid-19 salgını döneminde hükümetin israf ekonomisinden vazgeçmediği bütçede yer alan bu fasıllardan hiçbir azaltmaya gitmediği görmekteyiz. Covid-19 salgını; ülkemizdeki gelir dağılımındaki adaletsizliğin, eğitimdeki eşitsizliğin had safhada olduğunu çok açık bir şekilde ortaya koymuştur.

Mart ayında başlayan Covid-19 salgın ekonomisinden Mayıs ayında Covid-19 seçim ekonomisine giden bir süreç başladı. Alınan tüm kararlar ve tedbirler ile söylevler buna işaret ediyor.

Kaynak: hürses.com.tr

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazetemalatya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.