deneme bonusu veren siteler canlı casino akademik sofia grandpashabet güncel adres betpark süperbetin giriş betebet bets10 Matadorbet vdcasino tipobet giriş deneme bonusu siteleri deneme bonusu veren siteler

Her adımda alınan vergiler geri dönmüyor

GÜNDEM 21.12.2019 - 19:40, Güncelleme: 15.06.2021 - 12:24
 

Her adımda alınan vergiler geri dönmüyor

Ödediğimiz vergiler de artık bize ‘yol, su, elektrik olarak dönmüyor.’

PTT önünde yaptığı eylemde “Maaşlardan kesilen, tüketime ödediğimiz KDV-ÖTV’ye kadar her adımda ödediğimiz vergiler nereye gidiyor” diyen KESK,  “Özelleştirmenin, eğitim ve sağlık başta olmak üzere kamu hizmetlerinin piyasaya açılması sonucunda ödediğimiz vergiler de artık bize ‘yol, su, elektrik olarak dönmüyor.’ İfadeleriyle alınan vergilerin halka geri dönmediğini ifade etti. KESK Malatya Şubeler Platformu, TBMM’deki bütçe görüşmelerine ilişkin Merkez PTT önünde açıklama yaptı. PTT önünde yapılan eylemde basın açıklamasını okuyan KESK Dönem Sözcüsü ve Eğitim-Sen Şube Başkanı Kazım Albayrak, “Biz KESK olarak en başından beri toplu sözleşmelerin Eylül ayına alınarak bütçe dönemi ile birleştirilmesinin mücadelesini veriyoruz. Çünkü iki yılda bir Ağustos ayında yapılan, gerçek bir toplu pazarlıkla hiçbir ilgisi olmayan mutabakatlarda temel taleplerimiz yok sayılıyor. ‘Bütçe imkanlarımız sınırlı’ bahanesinin ardına saklananlar maaş artışlarımızı sefalet oranı ile sınırlıyor. Maaşlarımızdan kaynaktan kesilen gelir vergisinden, tüketime ödediğimiz KDV ve ÖTV’ye kadar her adımda bizden alınan vergilerin nereye, kime harcanacağına ilişkin hiçbir söz hakkı tanımıyor. Kısacası yine bütçe hakkımız yok sayılıyor. “HALKTAN ALINAN KAYNAKLAR, PATRONLARA AKTARILIYOR” Ne yazık ki Türkiye’de yıllardır bütçeler, emekçilerden halktan alınan kaynakların sermayeye -patronlara aktarılmasına bir aracı haline dönüşmüştür. En son simit sarayının borsa değeri 200 milyon dolar olmasına rağmen, Ziraat Bankasına 51 hissesinin 500 milyon dolara ortak edilmesi bu hükümetin sermayeyi kurtarma operasyonlarına somut bir örnektir. Adaletsiz vergi sistemi sürüyor; Çok kazanandan çok az, az kazanandan az vergi alınmaktadır. Gelir kazanç üzerinden alınan vergiler (dolaysız), tüketim harcama üzerinden alınan (dolaylı) vergilerden fazla olmalıdır. Oysa ülkemizde yıllardır tam tersi bir durum vardır. 2020 yılı bütçesi toplamda 1 trilyon 96 milyar TL olarak öngörülmüştür. Bu miktarın 785 milyar TL.’si vergi gelirinden sağlanacaktır. Bütçeye vergilerin oranı 72’dir. 2020 yılı maaşlarımız 4+4 sefalet oranı ile sınırlanırken pasaport, ehliyet haçları, trafik cezaları ve motorlu taşıtlar vergisi 22,58 arttırılmaktadır. “ÖDEDİĞİMİZ VERGİLER BİZE YOL, SU, ELEKTRİK OLARAK DÖNMÜYOR” Tabikî tek derdimiz ödediğimiz vergilerin ağırlığının artması değil. Özelleştirmenin, eğitim ve sağlık başta olmak üzere kamu hizmetlerinin piyasaya açılması sonucunda ödediğimiz vergiler de artık bize ‘yol, su, elektrik olarak dönmüyor.’ Faiz ödemesi 138.90 Milyar TL. yükselmiştir. Yani toplam her 100 TL. verginin 18 TL’si faiz ödemelerine gidecektir. Buna karşın bütçenin 8’i (88,50 Milyar TL) kamu yatırımına ayrılması hedeflenmektedir. Savunma ve güvenlik harcamaları 27’i artışla 141 milyar TL. çıkarılmıştır. Üstelik bu rakama Cumhurbaşkanlığına bağlı tüm örtülü ödenekler ve bazı kalemler ve kayıtlara geçmeyen ‘gizli harcamalar’ dahil değildir. 2018 6.2 milyar TL. olan 2019 bütçesinde 9.7 milyar TL. ayrılan Kamu Özel İşbirliği adı altında yürütülen ‘müşteri garantili’ köprü, otoyol, havaalanı, şehir hastaneleri vb. 2020 de 18.9 milyar aktarılacaktır. Sermayeye 44.4 milyar tutarında doğrudan teşvik verilmesi hedeflenmektedir. Daha önceki bütçeler gibi 2020 bütçesi de toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini arttıran bir bütçedir. Kadınların ekonomik kaynaklara, kamusal hizmetlere, eğitime, sağlığa ve sosyal koruma haklarına eşitsiz erişimi bir daha göz ardı edilmektedir. 2002 de kadınların 7’si yönetim kadrolarındayken, 2019 da 3’e düşmüştür. Bizden toplanan vergileri arttırarak istihdam yaratmadığı rekor kıran işsizlik rakamlarından net olarak görülen işverenlere -patronlara teşvik prim desteği yandaş müttehitlere ‘hazine garantisi’ faiz , savunma ve güvenlik adı ile savaş harcamaları olarak temel alan bütçeyi kabul etmiyoruz. Bizde bu adil ve demokratik olmayan bütçeye hayır demek içi 22 Aralık 2019 Pazar günü Diyarbakır’da yapılacak emek örgütlerinin mitingine katılarak sesimizi yükselteceğiz. Tüm emekçi halkımızı mitinge katılmaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.  
Ödediğimiz vergiler de artık bize ‘yol, su, elektrik olarak dönmüyor.’

PTT önünde yaptığı eylemde “Maaşlardan kesilen, tüketime ödediğimiz KDV-ÖTV’ye kadar her adımda ödediğimiz vergiler nereye gidiyor” diyen KESK,  “Özelleştirmenin, eğitim ve sağlık başta olmak üzere kamu hizmetlerinin piyasaya açılması sonucunda ödediğimiz vergiler de artık bize ‘yol, su, elektrik olarak dönmüyor.’ İfadeleriyle alınan vergilerin halka geri dönmediğini ifade etti.

KESK Malatya Şubeler Platformu, TBMM’deki bütçe görüşmelerine ilişkin Merkez PTT önünde açıklama yaptı.

PTT önünde yapılan eylemde basın açıklamasını okuyan KESK Dönem Sözcüsü ve Eğitim-Sen Şube Başkanı Kazım Albayrak,

“Biz KESK olarak en başından beri toplu sözleşmelerin Eylül ayına alınarak bütçe dönemi ile birleştirilmesinin mücadelesini veriyoruz. Çünkü iki yılda bir Ağustos ayında yapılan, gerçek bir toplu pazarlıkla hiçbir ilgisi olmayan mutabakatlarda temel taleplerimiz yok sayılıyor. ‘Bütçe imkanlarımız sınırlı’ bahanesinin ardına saklananlar maaş artışlarımızı sefalet oranı ile sınırlıyor. Maaşlarımızdan kaynaktan kesilen gelir vergisinden, tüketime ödediğimiz KDV ve ÖTV’ye kadar her adımda bizden alınan vergilerin nereye, kime harcanacağına ilişkin hiçbir söz hakkı tanımıyor. Kısacası yine bütçe hakkımız yok sayılıyor.

“HALKTAN ALINAN KAYNAKLAR, PATRONLARA AKTARILIYOR”

Ne yazık ki Türkiye’de yıllardır bütçeler, emekçilerden halktan alınan kaynakların sermayeye -patronlara aktarılmasına bir aracı haline dönüşmüştür.
En son simit sarayının borsa değeri 200 milyon dolar olmasına rağmen, Ziraat Bankasına 51 hissesinin 500 milyon dolara ortak edilmesi bu hükümetin sermayeyi kurtarma operasyonlarına somut bir örnektir.
Adaletsiz vergi sistemi sürüyor;
Çok kazanandan çok az, az kazanandan az vergi alınmaktadır. Gelir kazanç üzerinden alınan vergiler (dolaysız), tüketim harcama üzerinden alınan (dolaylı) vergilerden fazla olmalıdır. Oysa ülkemizde yıllardır tam tersi bir durum vardır.
2020 yılı bütçesi toplamda 1 trilyon 96 milyar TL olarak öngörülmüştür. Bu miktarın 785 milyar TL.’si vergi gelirinden sağlanacaktır. Bütçeye vergilerin oranı 72’dir.
2020 yılı maaşlarımız 4+4 sefalet oranı ile sınırlanırken pasaport, ehliyet haçları, trafik cezaları ve motorlu taşıtlar vergisi 22,58 arttırılmaktadır.

“ÖDEDİĞİMİZ VERGİLER BİZE YOL, SU, ELEKTRİK OLARAK DÖNMÜYOR”

Tabikî tek derdimiz ödediğimiz vergilerin ağırlığının artması değil. Özelleştirmenin, eğitim ve sağlık başta olmak üzere kamu hizmetlerinin piyasaya açılması sonucunda ödediğimiz vergiler de artık bize ‘yol, su, elektrik olarak dönmüyor.’
Faiz ödemesi 138.90 Milyar TL. yükselmiştir. Yani toplam her 100 TL. verginin 18 TL’si faiz ödemelerine gidecektir.
Buna karşın bütçenin 8’i (88,50 Milyar TL) kamu yatırımına ayrılması hedeflenmektedir.
Savunma ve güvenlik harcamaları 27’i artışla 141 milyar TL. çıkarılmıştır. Üstelik bu rakama Cumhurbaşkanlığına bağlı tüm örtülü ödenekler ve bazı kalemler ve kayıtlara geçmeyen ‘gizli harcamalar’ dahil değildir.

2018 6.2 milyar TL. olan 2019 bütçesinde 9.7 milyar TL. ayrılan Kamu Özel İşbirliği adı altında yürütülen ‘müşteri garantili’ köprü, otoyol, havaalanı, şehir hastaneleri vb. 2020 de 18.9 milyar aktarılacaktır.
Sermayeye 44.4 milyar tutarında doğrudan teşvik verilmesi hedeflenmektedir.
Daha önceki bütçeler gibi 2020 bütçesi de toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini arttıran bir bütçedir. Kadınların ekonomik kaynaklara, kamusal hizmetlere, eğitime, sağlığa ve sosyal koruma haklarına eşitsiz erişimi bir daha göz ardı edilmektedir. 2002 de kadınların 7’si yönetim kadrolarındayken, 2019 da 3’e düşmüştür.
Bizden toplanan vergileri arttırarak istihdam yaratmadığı rekor kıran işsizlik rakamlarından net olarak görülen işverenlere -patronlara teşvik prim desteği yandaş müttehitlere ‘hazine garantisi’ faiz , savunma ve güvenlik adı ile savaş harcamaları olarak temel alan bütçeyi kabul etmiyoruz.
Bizde bu adil ve demokratik olmayan bütçeye hayır demek içi 22 Aralık 2019 Pazar günü Diyarbakır’da yapılacak emek örgütlerinin mitingine katılarak sesimizi yükselteceğiz. Tüm emekçi halkımızı mitinge katılmaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazetemalatya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.