Hafızaları azıcık da olsa tazeleyelim

Yaşar KARAASLAN yazdı 2019 yılını geride bıraktık. Özetle hem şehrimizden hem de yaşamımızdan koskoca 365 gün daha gitti. Sosyal, kültürel anlamda olsun, üretim ve ekonomik anlamda olsun, yatırımlar ve eğitim anlamlarında olsun 2004 yılından itibaren süregelen bozma-yozlaşma, küçülme ve gerileme ne yazık ki (Boztepe Barajı hariç) bu yıl da devam etti. 2019 yılında; Asayişsizlik aldı (toplumu demoralize etmeme gerekçesiyle açıklanmayan olaylara rağmen) aldı başını gidiyor. Yerel yönetimlerde gelişmenin-çağdaşlaşmanın ölçütünün betonlaşma-asfaltlaşma anlayışının devam ettiği bir yıl oldu. 2019 yılında gündeme taşıdığımız haberlerden(derli-toplu olmayan) bazılarını bilgilerinize sunarak hafızalarınızı tazelemek istedik.   Harcanacak paraya yazık! Çürük raporu olan binaya güçlendirme ihalesi. Konuyu yakından takip eden eski Bakan Tüfenkçi ve teknik uzmanlar güçlendirmeye karşı çıktı.  İŞKUR İl Müdürlüğü yetkilileri de “Binanın, demir ve beton imalatı sağlam, yalıtım, ısınma aydınlatma gibi sıhhi ve elektrik tesisatların imalat ve malzemelerinde eksiklik var. Onların elden geçirilmesi gerek.” İfadeleriyle güçlendirmeyi savunurken, teknik uzmanlar; “ Doğal afetlere dayanıklılık testleri, binaların demir-beton başta olmak üzere tüm imalat ve malzemeleri kapsar ve her birinin ayrı değerlendirmeleri ve oranları vardır. Yüzde 50’ye yakın dayanıksız raporu olduğu belirtilen bina için güçlendirme değil yıkım daha ekonomiktir” diyerek binanın yıkılması gerektiğini savundular.      Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü’nün yüzde 50’ye yakın “depreme dayanıksız” (çürük) raporu verdiği İŞKUR Hizmet Binası için güçlendirme ihalesi yapılacak. 15 Ocak’ta Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü Binasında 4734 kapsamında yapım türü ve açık ihale usulü ile yapılacak olan ihale ile ilgili görüşler ise şöyle; Eski Bakan Tüfenkçi: Harcanacak paraya yazık! Bakanlığı döneminde ekonomik olmadığı gerekçesiyle güçlendirme yöntemine karşı çıkan Gümrük ve Ticaret eski Bakanı Bülent Tüfenkçi, “Teknik uzmanların o bina için yüzde 50’ye yakın oranda depreme dayanıksız raporu var. Bakanlığım döneminde de gündeme gelmişti, güçlendirmeye karşı çıkmıştım, bu günde karşı çıkarım. Güçlendirmeye harcanacak parayla sağlam ve yeni bir bina yapılabilir. Harcanacak paraya yazık.” İfadeleriyle güçlendirme yerine yeni bina yapılması gerektiğini belirti, Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü; Resmi kurumlara teknik anlamda hizmet verdiklerini belirten Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü uzmanları “Bina için yapılan testlerde yüzde 50’ye yakın depreme dayanıksız olduğu yönünde sonuçlar alındı ve bu sonuçlar ilgili kuruma bildirildi. Yıkılması veya güçlendirilmesi kararını biz değil ilgili kurum verir.” İfadeleriyle alınan güçlendirme kararında her hangi bir tasarruflarını olmadığını belirtiler. İŞKUR yetkilileri; Güçlendirme doğru karar! İŞKUR İl Müdürlüğü yetkilileri, “Binamız sağlam, sadece sıhhi ve aydınlatma gibi tesisatların imalatlarında ve malzemelerinde sıkıntılar var. O nedenle güçlendirme yapılması gerekir. 3 Yıl önce de güçlendirmeyi savunuyorduk. 3 yıl gecikmeyle de olsa güçlendirme yapılması doğru bir karardır” diyerek güçlendirme yöntemini savundular. Teknik uzmanlar; “ Dayanıksızlık testlerinde yüzde 40 oranı sınır düzeydir” “ Doğal afetlere dayanıksızlık testleri, binaların demir-beton başta olmak üzere tüm imalat ve malzemeleri kapsar ve her birinin ayrı ayrı değerlendirmeleri ve oranları vardır. Yüzde 50’ye yakın dayanıksız raporu olduğu belirtilen bina için güçlendirme değil yıkım daha ekonomiktir. Doğal afetlere dayanıksızlık testlerinde yüzde 40 sınır rakamdır. Yüzde 40’ın altında olan binalarda güçlendirme yapmak daha ekonomiktir, ama dayanıksızlık testleri yüzde 40 aşan oranlarda olan binaları yıkılması can ve mal emniyeti başta olmak üzere ekonomik verimlilik açısından daha uygundur” ifadeleriyle binanın yıkılması gerektiğini savundular.     ***                                       ***                                       *** 11.01.2019   Kabak tadı vermişti, nihayet açıklandı Kabak tadı vermeye başlayan AKP’nin ilçe belediye başkan adayları nihayet belli oldu. Aralık ayında açıklanacağı belirtilen adaylar, Ocak ayının ilk haftasına sarkmış, daha sonra da açıklama tekrardan ertelenmişti. Resmi olarak Pazar günü açıklanacağı belirtilen adaylardan mevcut 6 belediye başkanı aday gösterilmedi. Hekimhan ve Kuluncak’ın ise “Cumhur İttifakı” kapsamında MHP’ye bırakılacağı öğrenilen aday isimleri şöyle belirlendi. Büyükşehir Belediye Başkan adayı; Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan AKP’nin 11 ilçedeki adaylarının ise şu isimler olduğu öğrenildi: AKÇADAĞ Mustafa Kırteke, ARAPGİR Rıza Murat Türksoy, ARGUVAN Ahmet Eren, BATTALGAZİ Osman Güder, DARENDE İsa Özkan, DOĞANŞEHİR Vahap Küçük (Mevcut başkan), DOĞANYOL Hakan Bay, KALE Murat Koca, PÜTÜRGE Mikail Sülük, YAZIHAN Nevzat Öztürk (Mevcut başkan), YEŞİLYURT Mehmet Çınar (Mevcut başkan). ***                                       ***     16.01.2019   Kaçak binalar Şehri Malatya Malatya’da; müstakil ev, konut, daire, kamu kurumu yapıları, ticari, tarım ve sanayi yapıları ve ibadethaneler de dahil olmak üzere toplamda 332 bin bağımsız birim bulunuyor. 15 Ocak 2019 tarihi itibariyle imar barışı için Malatya’da toplam 88.050 bağımsız birimi kapsayan 24.535 başvuru yapıldı. Bu rakamlar; Malatya’daki toplam yapı stokunun yaklaşık 3’de 1’inin imar mevzuatına, yapı plan ve ruhsatına aykırı biçimde inşa edildiği ve kaçak pozisyonunda olduğunu gösteriyor.  Geçtiğimiz yıl içinde yapılan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimi öncesinde hükümet tarafından uygulamaya sokulan, “Belirlenecek bir bedel karşılığında İmar Mevzuatı’na aykırı yapılmış yapıların yasal güvenceye kavuşturulması” anlamına gelen İmar Barışı kapsamında, Malatya’da 15 Ocak 2019 tarihi itibariyle yapılan başvuru sayısının 24.535 olduğu öğrenildi. Bu başvuru büyüklüğünün; başvuru sahiplerinin yasallaştırmak istediği, yani imar yasasına aykırı biçimde yapıldığı için ruhsatlandırılamayan ya da oturma iznine sahip olmayan ev – daire – konut niteliğindeki bağımsız birim sayısının 79.009 olduğu,  ayrıca 9 bini aşkın da dükkân, mağaza, ofis niteliğinde bağımsız birimi kapsadığı, toplamda ise 88.050 bağımsız birimi içerdiği öğrenildi. Malatya Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’ne yapılan tüm bu başvurular; toplamda 332 bin bağımsız birimin (müstakil ev, daire, konut ve işyeri) bulunduğu Malatya’da yaklaşık 3’de 1 ev, daire, konut ya da iş yerinin imar yasasına aykırı biçimde yapıldığı, yani kaçak olduğu gerçeğini ortaya çıkardı. Konut kategorisinde imar barışı için en fazla başvuru, 11.613 başvuru ile 1-2 katlı yapılar için gerçekleşti. 3-7 katlı bina kategorisindeki başvuru sayısı 2.487 olurken, tarım amaçlı yapılara ilişkin başvuru sayısı 7.638, içinde merkezi yönetime bağlı kamu daireleri, ticari amaçla kullanılmayan kamu yapıları, ibadethanelerin de bulunduğu kategoride 2.553 başvuru yapıldı. Malatya Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nden alınan verilere göre; 15 Ocak 2019 tarihi itibariyle Malatya’da İmar Barışı tablosu şöyle: Toplam Başvuru Sayısı: 24.535 Binanın Tamamı Başvurusu: 20.375 Bağımsız Birim Başvurusu: 4.160 Toplam Bağımsız Birim Sayısı: 88.050 Konut Bağımsız Birim Sayısı: 79.009 Ticari Bağımsız Birim Sayısı: 6.336 Diğer Bağımsız Birim Sayısı: 2.705 1-2 Katlı Binalar: 11.613 3-7 Katlı Binalar: 2.487 Tarım Amaçlı Kullanılan Yapılar: 7.638 Merkezi Yönetim Kapsamındaki Kamu Daireler, İbadethaneler: 2.553 ***                                       ***                                       *** 07.02.2019 Malatya’nın teknik MR’ı çekildi Mimar ve mühendisler, yeni seçilecek yerel yöneticilere yol haritası olabilecek  İlimiz genel ekonomisinin tarıma dayalı olması nedeni ile tarım alanlarının imara açılmaması, tarım alanlarında mutlak surette (amaç dışı kullanılmadan) tarımsal üretimin sürdürülmesi gerekmektedir. Ülke ve İlimiz için oldukça önemli olan kayısı üretimi ve gelecek dönemde ise ürün deseni çeşitlendirilmesi açısından da tarım alanlarının mutlak surette korunması gerekmektedir. Planlama yapılırken bu hususların göz önünde bulundurularak uzun süreli planlamalar yapılmalıdır. İmar planları yapılırken bireysel yeşil alanların yeterli büyüklükte tasarlanması, öngörülen yeşil alanların yeşil koridorlarla birbirine bağlanarak organik bir doku kazandırılması ve rüzgar koridorlarının oluşturulması elzemdir. Ayrıca kent ormanları ve korulukları oluşturulmalıdır. Bölgemizin ekolojik ve iklimsel özelliklerine uygun bitki kimliği oluşturulmalı, kolay adapte olan türler seçilmelidir. Kullanılacak materyaller (fidan süs bitkisi, mevsimlik çiçek, v.s.) bölgemizin tarımına zarar vermeyecek, hastalık riski olmayan türlerden seçilmelidir. Dışarıdan alınan materyaller karantinaya alınmalı şehrin girişlerinde mutlaka denetim ve kontroller yapılmalıdır. Bölge halkı bilinçlendirilerek yeşil alanların korunması sağlanmalıdır. Cadde, sokak, park v.b. yerlerin aydınlatılmasında standartlara uygun, israfa kaçmayacak şekilde uygulamalar yapılmalıdır. Yağmur sularının depolanarak peyzaj ve tarımsal sulamalarda kullanılması, peyzaj tesislerinde daha az su tüketen bitki desenlerinin seçilmesi sağlanmalıdır. İlimizde gerçekleştirilen Fuar, Festival ve panayırların isim ve içerikleri uyumlu olmalı ve şehrimizle bütünleşen konulardan seçilmelidir. İl Özel İdaresinin kapanması ile bu kurum tarafından yürütülen özellikle küçük ölçekli tarımsal sulama tesislerinin resmi sahibinin bulunmaması tarımsal sulamada kontrolsüzlüğü ortaya çıkarmaktadır. Hem mevcut tesislerin bakım ve onarımı hem de yeni tesislerin kurulması yapılamamaktadır. Belediyelerde bu konu ile ilgili birimler oluşturulmalıdır.  Çevre ilaçlamaları konularında kırsal alanlarda ilaçlama (şehir merkezinde olduğu gibi) özellikle açıkta kurutulan ürünler için tehlike arz etmektedir. Kentimizde vektörlerle (sinek, sivrisinek v.s.) mücadelede; kimyasal ilaçlar yerine kültürel ve biyolojik mücadele tercih edilmelidir. Kimyasal ilaç kullanılmak zorunda kalındığında çevreye, insan ve hayvanlara daha az zararlı olan kimyasallar tercih edilmelidir. Trafikte zaman ve yakıt kayıplarının önlenmesi için yol, kaldırım, kavşak ve sinyalizasyon düzenlemelerinin standartlara uygun yapılması, özellikle akıllı ulaşım sistemlerine daha fazla önem verilmesi, buna uygun yatırımların yapılması şehrin gelişimine katma değer sağlayacaktır. Genel uygulamalarda kurumlar arasında yaşanan yetki kargaşasının ortadan kaldırılması, yatırım ve hizmetlerin uygulama hızının artırılması, yaşanan problemlerin çözümü için ile ilgili kurumların bir araya gelmesi ile ortak bir çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Çalışma bölgelerinde hem vatandaşa rahatsızlık veren hem de ciddi israfa sebep olan mükerrer kazıların olmaması için altyapı kurumları ve tüm belediyelerin eş zamanlı olarak çalışması, yerel yönetim gelirlerinin öncelikle nüfusun 100 ne hitap eden problemlerin çözümleri için harcanmalıdır. Bilimsel gerçeklere dayalı yeni alt merkezlerinin oluşturması, kentin eski merkezinin fonksiyonunu değiştirecek en az 100 yıllık altyapıyı sağlayabilecek imar planının yapılması, bölgemizin deprem gerçeği göz önünde bulundurularak afet öncesi, sırası ve sonrası için planlamaların yapılması, konuyla ilgili kentte bulunan bütün kurum, kuruluş ve kişilerin katılımı sağlanarak yapılmalıdır. Kent merkezi ve yakın yerleşim yerlerinde evsel tüketim suyu tek kaynaktan beslenmektedir. Bir çok bölgede, evsel tüketim suyu isale hattı sağlık ömrünü tamamlamış, içme suyu hijyen şartlarını taşımayan şekilde tüketime sunulmaktadır. Gelecek dönemlerde evsel kullanım suyu ihtiyacı karşılama ve sağlıklı suya erişimin kolaylaştırılması için yeni ve alternatif kaynakların tespitinin ve yatırımlarının yapılması, müstakil kaynaklardan evsel tüketim suyu temin eden yerleşim yerlerinde ise sağlıklı ve yeterli içme suyu temini planlamasının yapılması, bu konuda yeterli denetim ve kontrollerin yapılması gerekmektedir. Belirlenecek bütün politikalarda ve yapılacak bütün çalışmalarda özellikle kendilerini ilgilendiren konularda TMMOB bileşenlerini devre dışı bırakacak şekilde politikalardan, önyargılardan veya bakış açılarından uzak durulmalı, tam aksine onları sürecin içine daha fazla katarak nitelikli ve verimli işlerin yapılması sağlanmalıdır. TMMOB MALATYA İL KOORDİNASYON KURULU ***                                       ***                                       ***   19.02.2019 Devletin hastanesi de hasta Vekaletle yönetilen Devlet Hastanesi başta idari olmak üzere her anlamda hastalandı. Fiziki yetersizlik nedeniyle öldürmüyor güldürmüyor Öldürme de yok, güldürmede yok. Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaklaşık 5 aydır başhekim atamasının yapılmadığı, görevin bir diş hekimi tarafından vekaleten yürütüldüğü öğrenildi. 850 yataklı Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde aylardır başhekim atanmıyor. İstifa nedeniyle boşalan başhekimlik görevinin vekaleten yürütüldüğü hastanede, başta sağlık hizmetleri olmak üzere idari ve teknik hizmetlerde ciddi aksamaların yaşandığı ileri sürülüyor. Yönetim tarafından alınan kararlar başhekim olmadığı için imzalanamadığı, özellikle medikal ve tıbbi malzeme alım ihalelerinin gecikmesi sebebiyle sağlık hizmetlerinde ciddi aksamaların yaşanmasına neden olduğu ileri sürülüyor. Yüzlerce personeli, 300’e yakın hekimin çalıştığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde İdari ve Mali İşler Müdürü’nün de istifa ettiği öğrenildi. Hastanede imza yetkisi olan makamların boş olması nedeniyle ihalelerin yapılamadığı, tuvalet kağıdı, sabun vs. gibi temizlik malzemelerinin dahi sıkıntısının çekildiği, buna bağlı yaşanan aksamaların tepkilere neden olduğu ifade ediliyor. Malatya’nın iktidar kanadı milletvekillerinin, 3. basamak bir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin bu kadar uzun süredir yönetim boşluğu yaşamasının yarattığı sorunlarının son bulması için çaba göstermeleri isteniyor. ***                                       ***                                       *** CHP üçledi, AKP  2 ilçeyi yitirdi AKP, 2 Belediye başkanlığı makamını kaptırdı. Bir ilçeyi ise ittifak ortağı MHP’ye hediye etti. Hafta sonu yapılan yerel seçimlerde AKP 3 ilçe belediye başkanlığını kaybetti. 2014’te AKP’den Belediye başkanı seçilen ve partisi tarafından tekrar aday gösterilmeyen Ali Kazgan, bağımsız olarak girdiği seçimde ipi tekrar göğüsledi. Akçadağ’da bağımsız aday Arapgir’de CHP’ye, Kuluncak’ta MHP’ye ve Akçadağ’da bağımsız adaya başkanlığını kaptıran AKP 9 ilçede ipi göğüsleyen parti oldu. AKP, Kuluncak’taki seçimlerde aday çıkarmadı ve MHP ile cumhur ittifakı yaptı. CHP ise 2014 seçimlerinde kazandığı Arguvan ve Hekimhan’daki zaferini, geçtiğimiz dönem Arapgir’de AKP’li olarak Belediye başkanlığı görevini sürdüren ve partisi tarafından aday gösterilmeyince kendi partilerine geçen ve ilçe Belediye Başkan adayı olarak seçime gittikleri Haluk Cömertoğlu’nun seçimi kazanmasıyla kazandığı başkanlık sayısını 3’e çıkararak taçlandırdı. Büyükşehir ve ilçe Belediye başkanlıkları oy dağılımı kesin olmayan resmi sonuçlara göre şöyle oluştu;   Büyükşehir Selahattin Gürkan Başkanlık seçiminde oyların dağılımı AKP:  305.167 CHP:  103.616 SP:     23.615 İlçelere göre dağılım (Belediye Başkanlığı) Akçadağ:       Bağımsız Ali Kazgan Bağımsız:    8.080 CHP:           7.817 AKP:           7.195 ***                       *** Arapgir CHP Haluk Comertoğlu CHP:               3.793 AKP:               3025  Arguvan: CHP  Mehmet Kızıldaş CHP:               2.899               DSP:            1.853 AKP:            915     ***                                       *** Battalgazi:       AKP Osman Güder  AKP:                      108.568                             İYİ Parti:                35.535 SP:                         4.301 ***                                       *** Darende        AKP İsa Özkan AKP:                8724                             BBP:            8.473  ***                                       *** Doğanşehir   AKP Vahap Küçük AKP:               13.310 CHP:              11.616        ***                                       *** Doğanyol      Hakan Bay AKP:               1468        DP:              1172 ***                                       *** Hekimhan     CHP Turan KARADAĞ CHP:               8123            MHP:            7.680 ***                                       *** Kale    AKP Murat Koca AKP:               2196                      DP:              1055 ***                                       *** Kuluncak       MHP Erhan Cengiz MHP               2776 CHP:              2300        Pütürge         AKP Mikail Sülük AKP:               5431 SP:               3596 ***                                       *** Yazıhan         AKP Nevzat Öztürk AKP:               6950 CHP:            3477 ***                                       *** Yeşilyurt       AKP Mehmet Çınar AKP:               102.507                     CHP:            34.355 İYİ P.            10.646 -------------                                         ---------- 02.04.2019 Toprak, betona feda edilmeyecek! Turgut Özal Üniversitesi Battalgazi yerleşkesi alanına yeni bina yapılmayacak. Üniversitenin verimli tarım alanlarının bulunduğu bölgede yeni bina yapılmasına kesinlikle izin verilmeyeceğini belirten Rektör Prof. Dr. Karabulut; “Bilimsel destekli tarımsal üretimi önemsiyoruz. Tarım kampüsümüzde yeni bina inşaatı yapılmayacak,  sadece araştırmaya yönelik sera ve araştırma bahçeleri olacak.  Yüzde yüz tarım arazisi olan Tarım Kampüsümüze inşaat ve bina yapma taraftarı değiliz.  Mevcut Battalgazi Kampüsümüzü aynen korumak istiyoruz, mevcut binalar sadece tadilat edilecek.” Diye konuştu.   Rektör Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut,  Battalgazi Tarım Kampüsünde bulunan Ziraat Fakültesi ve Battalgazi Meslek Yüksekokulu’nun Üretim ve Yetiştirme Seralarında incelemelerde bulundu. Ziyaretle ilgili yapılan yazılı açıklamada;   “Üretimi yapılan bahçe ve süs bitkileri konusunda bilgi alan Rektör Prof. Dr. Karabulut, ülkenin ve bölgenin ihtiyaç duyduğu, özellikle de Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp’da kullanılan bitkilerin yetiştirilmesi ve üretilmesine ağırlık verilmesi talimatında bulundu. ***                       ***                       *** 20.04.2019 Başkan Gürkan’ın anlaşılması zor karar(lar)ı Büyükşehir Belediye Başkanlığını hatırı sayılır bir oy oranı ile kazanan Başkan Gürkan, gelir gelmez bir dizi kararlar aldı. Özellikle Daire Başkanlıklarının kapatılması veya birleştirilmesi konularında aldığı kararların birçoğu isabetli olsa da bize göre derinliğine incelenip alınmış kararlar değildi. Örneğin, Kentsel Dönüşüm ve Tarım Hizmetleri Daire Başkanlıkları. Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı Bilindiği gibi Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı; yapılaşma anlamında planlı, çağdaş, sürdürülebilir ve yaşanabilir bir Malatya oluşturmak ve yaklaşık 10 yıldır mağduriyet yaşayan binlerce kentsel dönüşümzedelerin sorununa süratle çözüm üretmek ve çözüm uygulanabilirliliğini (bürokrasiyi- dağınıklılığı gidererek) tek elden çözmek amacıyla zorunluluktan dolayı kurulan bir birimdi.  Birim kurulmasının üzerinden çok az bir süre geçmesine rağmen bu alanda birçok gelişme de kaydetti. Bunlar bilinen gerçekler. Daireyi kapatmak veya bir başka Dairenin bünyesine (eskiden olduğu gibi) almak bu aşama da ne kadar doğru? Onu da zaman gösterecek. Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığı Sayın Gürkan’ın anlaşılması zor kararlarından biri de Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığını kaldırıp  Park Bahçeler ile birleştirmek. Allah Allah! Malatya tarım kenti değil mi? Tarımı geliştirmek için Malatya’nın 4 bir yanı barajlarla göletlerle çevrili değil mi? Milyarlarca lira harcan bu yatırımlar tarım için değil mi? Tarım; üretim demek, istihdam demek, iş- aş demek. Ayrıca, Büyük Halk Ozanı Aşık Veysel’in deyimi ile “ SADIK YAR” demek Başta Malatya, Yazıhan ve Doğanşehir Ovaları ile hemen hemen her ilçesinde bulunan verimli topraklarında fasulyesi, lahanası, nohudu, buğdayı, arpayı, kayısısı, kirazı, elması, cevizi, reyhanı, lavantası, gibi her türlü meyve ve sebzesi ile tıbbi aromatik bitkilerin yetiştirildiği bir kentte Tarımsal Daire Başkanlığını, Park Bahçeler ile birleştirmek Akıl karı gibi görünmüyor. ***                       *** 14.05.2019 Belçika yüzölçümü kadar... Son 15 yılda Belçika kadar tarım alanının boş kaldığı ve amaç dışı kullanımlara açıldığını belirten Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Malatya şubesi, “Sorunları ithalatçı politikalarla çözmeye yönelik kolaycı yaklaşımların hız kesmeden devam etmesi, girdi fiyatlarının yüksekliği nedeni ile kâr elde edemeyen çiftçilerimizin üretmekten vazgeçmesi son yıllarda gündemin değişmeyen konuları haline geldi. Son on beş yılda Belçika kadar tarım arazimiz bu nedenle boş kaldığı gibi, var olan tarım alanlarının amaç dışı kullanımına yönelik girişimler ise hız kesmeden devam ediyor. Tarım arazilerinin, meraların, zeytinliklerin amaç dışı kullanımına yönelik istisnalara yer veren yasa teklifleri Meclis gündeminden eksik olmuyor." İfadeleriyle Çiftçiler gününün buruk kutlandığını belirtti. Şube Başkanı Fevzi Çiçek imzalı yapılan açıklamada; 1946 yılında kurulan Uluslararası Tarım Üreticileri Federasyonu`nun (IFAB) kuruluş günü olan 14 Mayıs günü tüm dünyada “Dünya Çiftçiler Günü” olarak kutlanmaktadır. İçinde bulunduğu zor koşullara rağmen üretmeye, halkımızı beslemeye devam eden, toprağımıza sahip çıkan, alın teri ile ülkemize hizmet eden çiftçilerimiz, her geçen gün artan sorunları nedeniyle günlerini buruklukla kutluyor. Ülkemizin tarımsal üretiminde yaşanan sorunlara çözüm bulunmadan, bunlara her geçen gün yenilerinin eklenmesi, sorunları ithalatçı politikalarla çözmeye yönelik kolaycı yaklaşımların hız kesmeden devam etmesi, girdi fiyatlarının yüksekliği nedeni ile kâr elde edemeyen çiftçilerimizin üretmekten vazgeçmesi son yıllarda gündemin değişmeyen konuları haline geldi. Son on beş yılda Belçika kadar tarım arazimiz bu nedenle boş kaldığı gibi, var olan tarım alanlarının amaç dışı kullanımına yönelik girişimler ise hız kesmeden devam ediyor. Tarım arazilerinin, meraların, zeytinliklerin amaç dışı kullanımına yönelik istisnalara yer veren yasa teklifleri Meclis gündeminden eksik olmuyor." ***                       *** 23.05.2019 Testere ağzı gibi Çevreyolunda binalar testere ağzı gibi yapılmaya devam ediyor. Güzergah üzerinde bazı binalar yolun 15-20 metre gerisine yapılırken, bazı binaların yola mesafesi 5 metreye kadar düşüyor. Buna bağlı olarak da yaya kaldırım genişliği daralıyor ve genişliyor. 200 metrelik güzergahta binalar 5-7 -12-15 metre içeride yapılmış ve yapılmaya devam ediyor. Çevre yolu (Buhara Caddesi Barbaros Okulu yanı) güzergahı üzerinde atılan inşaat temeli, kent merkezindeki yapılaşmanın çarpıklığını bir kez daha tartışmaya açtı. Geçmişte yapılan İmar Planlarına uygun olarak atılan temele uzmanlar; “ Atılan inşaat temelinin, başta yola çekme mesafesi, araç trafiği akışı ile can ve mal emniyeti açısından olmak üzere orta ve uzun vadede önemli sıkıntılar yaratacağını iddia ettiler.  Battalgazi Belediyesi yetkilileri de “ Atılan temel, tamamen yasalara ve imar planlarına uygun olarak atılmış. Vatandaşın yasal hakkı, ortada bir yasadışı bir durum yok diyerek olaya herhangi bir müdahalede bulunamayacaklarını belirttiler. Malatya Belediyesinin 2007 yılında bölgede yaptığı revizyon İmar Planı ile yapılaşmasına Blok nizam 8 kat ve ticaret+konut fonksiyonu verilen Akpınar Mahallesi 1321 ada 15 ve 16 nolu parseller, Battalgazi Belediye Meclisinin 04.10.2017 tarihli toplantısında alınan kararla ile konut fonksiyonu kaldırılarak tamamen ticari alana dönüştürüldü. Büyükşehir Belediye Meclisi 17.10.2017 Tarihinde yaptığı toplantıda İlçe Belediyesinin bu değişiklik kararını onayladı. Uzmanların görüşü Konu ile görüştüğümüz, Şehir Plancıları, Harita Mühendisleri, Mimar gibi teknik uzmanların görüşü ise; “Atılan temel planlara uygun ama Şehir Plancıları ve Harita- Kadastro Mühendisleri“Yaşanabilir şehirlerin planlanmasında, bölge bazlı planlamalar ana ilkedir. Bütünlük sağlamak için  ada bazlı planlamalar yapılır. Parsel bazlı planlama olmaz, bu parsellerde yapılan tadilatlarda ada ve bölge plan bütünlüğünü bozmayacak şekilde yapılmalıdır.  Bu bölge örneğini ele alırsak,  yola çekme mesafesi imar planında 5 metre olarak planlanmış. Ama uygulama öyle değil. 7 metre çeken var, 10 metre, 12- 15 metre çeken var. Böylesi yapılaşmada görsel bütünlüğü bozmanın yanı sıra araç ve yaya trafiği akışından orta ve uzun vadede önemli sorunlar yaratır. “ Hiç de uygun değil Bölgenin araç trafiği açısından keşmekeşliği malum, üstelik Akpınar gibi kentin en işlek kavşağı olan Akpınar Kavşağının hemen yanında. Burada yapılacak imalatlar ulaşım sirkülasyonunun yanı sıra deprem, sel gibi afetler ile bölgede meydana gelebilecek yangınlara anında müdahale olanağı sağlamalı. Ayrıca ticari alan olan bu bölgede yer alacak ticarethanelere ürünler nasıl temin edilecek?. Özetle, atılan temel ve yapılacak inşaat imar planlarına uygun olabilir ama, yaşanabilir şehircilik ilkelerine uygun mu, görünen o ki hiç de uygun değil. ***                                       ***                                       *** 27.06.2019 Ekmeğe zam Somun ekmeğe 25 kuruş zam kararı alındı. Zam kararı alan meclise teşekkür. Malatya Ticaret ve Sanayi Odası’na bağlı fırıncıların 25 kuruşluk zam talebi önce gündeme alındı, daha sonra oy ço0kluğu ile kabul edildi. Alınan karara göre 1 Liradan satılan somun ekmeği, gramajı aynı tutarak fiyatını 1 Lira 25 kuruşa yükseltti. Sürekli artan girdi maliyetleri ile fırıncı esnafının mağdur olduğu gerekçesiyle önergesinin gündeme alınması ve görüşülerek karara bağlanması talep eden fırıncı v e 15. Meslek Komitesi Meclis Üyesi Orhan Barman, oy çokluğu ile alınan karardan sonra “ Mağduriyetimizi giderdiği için Meclisimize teşekkür ediyorum” ifadeleri ile memnuniyetini belirtti.  Zam kararının hemen uygulamaya geçeceği öğrenildi. ***                       ***                       *** 10.07.2019 Söylentisi bile ürkütücü! S 400’ler Malatya’ya mı kurulacak? ABD’nin Kürecik üssü yetmedi şimdi de Rusya üs kuruyor gibi.  ABD’den sonra Rusya’nın S400 hava savunma sisteminin ilimizde kurulması ile Malatya, çoğu zaman birbirlerine rakip olan 2 süper gücün buluştuğu il konumuna gelecek.  CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Rus S-400 Hava Savunma Sistemi’nin Malatya’ya kurulacağı iddialarını değerlendirdi: “ABD’nin Kürecik Üssünü kaldırın derken, Rusya’nın S-400’ü de mi Malatya’ya geliyor?” Türkiye’nin Rusya’dan satın aldığı ve bugünlerde Türkiye’ye getirilerek uygun görülen bölgelere yerleştirilecek olan S-400 hava savunma sistemi ile ilgili sıcak gelişmeler yaşanıyor. Rusya Hava Kuvvetleri’ne ait Tu-154B-2 tipi askeri bir uçak dün akşam saatlerinde Malatya Erhaç Havaalanı’na indi. Uzmanlar uçağın, füzelerin konuşlandırılmasıyla ilgili çalışma yapmak üzere bir Rus askeri heyetini Malatya’ya getirmiş olabileceği ve muhtemel yerler arasında Malatya’nın da bulunduğunun tahmin edildiğini açıklıyorlar. Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Erhaç Hava Üssü’ne inen Rus Uçağı Malatya’da büyük yankı uyandırdığını belirterek, “Malatyalılar S-400 Hava Savunma Sistemi’nin Malatya’ya kurulup kurulmayacağını merak etmeye başladılar” dedi. Ağbaba, 2011 yılında ABD tarafından Malatya Akçadağ Kürecik Bölgesi’ne kurulan  Füze Savunma Sisteminin tek amacının İran ve çevresinde bulunan ülkelerin İsrail’e karşı herhangi bir hava tehdidinde savunma görevi görmesi olduğunu belirterek, ABD ve İsrail ile menfaatler ters düştüğünde ise Kürecik’in Türkiye’ye karşı kullanılmasının kaçınılmaz olduğunu kaydetti. AYNI ŞEHİRDE HEM ABD’NİN FÜZE KALKANI HEM RUSYA’NIN S-400’Ü CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “2011 yılından beri Kürecik Füze Kalkanının kaldırılması için mücadele ediyoruz. Malatyalılar defalarca eylemler, basın açıklamaları, yürüyüşler gerçekleştirip üssün kaldırılmasını istedi. Bizler de Milletvekillerimizle birlikte defalarca kalkanın önünde açıklamalar yaptık, mecliste konuyu gündeme getirdik, ancak AKP, ABD’nin sözünden çıkamadığı için kalkanı kapatmayı başaramadı. Şimdi ABD’nin kalkanının olduğu şehre Rusya’nın S-400 savunma sisteminin kurulabileceği konuşuluyor. İran ve Rusya Kürecik’ten dolayı Malatya’yı vurmayla tehdit ederken, ABD’de S-400 ler için tehditlerine devam ediyor. AKP’nin, tutarsız dış politikası nedeniyle Anadolu bölgede en riskli ülkelerden biri haline gelmeye devam ediyor” dedi. ***                                       ***                                       *** 17.07.2019 Tabelakondular modası başladı Standart yok, kural yok, güvenlik kaygısı yok, boş görülen alana-arsaya monte edilen ticari (reklam)amaçlı tabelalar, gecekondu misali her yere konulmaya başlandı. Gerek görsel kirlilik gerekse de can ve mal emniyeti açısından tehlike yaratan ve gelişigüzel monte edilen ilan-reklam-pano gibi levhalar “Gecekondu modası gibi tabelakondu modası başladı gibi.”   vatandaşların ve sürücülerin “tepkisine yol açtı.   Özellikle kentin yeni gelişmeye başlayan ve üst yapısı henüz tamamlanmamış olan Ankara, Fahri Kayahan, Altın Kayısı (Yüzakı) Recai Kutan, Gönültaş, Dilek, Topsöğüt gibi birçok bulvar ve cadde; görüntü kirliliğinin yanı sıra can ve mal emniyeti açısından risk yaratan, düzensiz, tanıtım amacını aşacak şekilde monte edilen tabelaların işgaline uğradı. Yerel yönetimlerin (Başta Büyükşehir, Battalgazi ve Yeşilyurt Belediyeleri) bu konuya gereken hassasiyet ve önem vermediğini belirten sürücü ve vatandaşlar;  “ Bu işin bir kuralı, bir standardı yok mu?”, “firmalar tabelalarını boş gördükleri her yere gecekondu misali koyabilirler mi?”, Beldemiz de-şehrimizde görüntü ve gürültü gibi kirliliğe müsaade etmeyeceğiz diyen yerel yöneticilerimiz bu kirliliği görmüyor mu?” ifadeleriyle şikayetlerini dile getirdiler. ***                       ***                       *** 23.07.2019 İvedi olarak ihtiyaç duyulmaktadır! Ve Üniversitede ivedi para arayışına girdi. Bölgede ve ülkede ilk olma özelliği de taşıyan ve inşaatı tamamlanan İspendere’deki Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp (GETAT) uygulama ve eğitim merkezine malzeme ve ekipman alımı için İnönü Üniversitesi Rektörlüğünce maddi kaynak arayışına başlandı. Üniversite ile Battalgazi Belediye Başkanlığının ortak projesi olan ve İspendere İçmecesi sahasında 10 bin m2 kapalı alana kurulan ve ödenek temin edilmesiyle tamamlanacak olan merkezde, hacamat-sülük- akupukuntur-hipnoz, ozon, mezoterapi (cilt yenileme), larvaterapi ( yaraları kapatma) ve Fitoterapi (bitki tedavi) olmak üzere 8 dalda sağlık uygulaması ve eğitimi verilecek. İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay imzasıyla, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, DAP gibi bir çok kuruma gönderilen yazıda;   DAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞINA                                                                               ERZURUM “İnönü Üniversitesi ile Battalgazi Belediyesi Başkanlığı arasında akdedilen protokol çerçevesinde; Malatya İli Battalgazi İlçesi, Bulutlu Mahallesi sınırları içerisinde bulunan İspendere Şifalı İçmece sahasında bir proje yürütülmektedir. Söz konusu proje kapsamında; Battalgazi Belediyesi tarafından üniversitemiz koordinasyonu ile Turgut Özal Araştırma Hastanesi bünyesinde sınırlı imkanlarla faaliyet gösteren Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları ve Eğitimleri Merkezi (GETAT) için bir bina inşa edilmiştir. İnşaatı tamamlanma aşamasına gelen GETAT merkezi üniversitemizde bulunan yetkin tıbbi akademik insan kaynakları potansiyeli ile bölgemiz ve ülkemiz ölçeğinde bir ilk olma özelliğine sahiptir. GETAT merkezimizde ilk etapta 8 alanda tedavi ve eğitim faaliyetleri yürütülecektir. GETAT merkezimizin faaliyete geçirilmesi ile tıp alanında dünya ölçeğinde özellikle karaciğer plantasyonu konusunda marka haline gelen İnönü Üniversitemiz, Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp uygulamaları ve eğitimleri alanında da yetkin akademik kadrosuyla hizmet sunumu yaparak bölgenin sağlık turizminin gelişimine çok önemli katkı sağlayacaktır. Kalkınma İdareniz Orta Vadeli Programında; Bölgesel kalkınma vizyonu çerçevesinde seçilen üniversiteler için ilan edilen alanlarda ihtisaslaşmasına yönelik olarak “ Üniversitelerde fonksiyon, bina, derslik ve iç mekan kalitesi bazında mekan standartları oluşturularak mekanların verimli kullanımı temin edilecektir denilmektedir. Ayrıca “DAP eylem planı” 4.4 başlığında belirtilen “Beşeri sosyal sermayenin ve sosyal altyapının güçlendirilmesi” başlığı altında Sağlık Turizmi potansiyeli olan iller için altyapı oluşturulmasına katkı sağlanacağı belirtilmektedir. Bölgemiz ve ülkemiz ölçeğinde bir ilk olma özelliğine sahip Malatya Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp uygulamaları(GETAT) merkezimizin hizmete açılarak sağlık turizmine kazandırılabilmesi için.. ***                                       ***                                       *** 24.07.2019 Hakkımızı korumuyor istifaları “Aidatları almayı biliyorlar, haklarımızı korumaya gelince ortada yoklar”. Sendikanın sessizliği üyelerin sabrını taşırdı. “Yasal hakkımızı koruyamayacaklarsa sendikaya niye üye oluyoruz ki?” diye Büyükşehir Belediyesinin memur statüsündeki üyeleri, üye oldukları sendikadan istifa etmeye başladı. MEMUR-SEN’e bağlı Bem-Bir-Sen Sendikasının, Büyükşehir Belediyesi yönetimi tarafından tasarruf tedbirleri gerekçesiyle “Sosyal Denge Tazminatı”, “İaşe desteği (yemek parası)” gibi sosyal desteklerin kesilmesi karşısında sesini çıkarmaması sendikaya üye 40 civarında memur istifa etti.  Sendika Başkanının vekaleten Daire Başkanlığına getirildiğini belirten ve “Haklarımızı korusun diye sendikaya üye olduk. Sendikalar da bunun için vardır.  Kazanılmış yasal haklarımızı koruyamayacaksa sendikaya neden üye olalım ki? Sendika Başkanımıza daire başkanlığı makamını sus payı mı olarak verdiler. Yoksa sendikamız niye sussun ki? ” diye tepkilerini dile getiren istifacı memurlar devamla “ Maaşımızın yanı sıra yasal hakkımız olan sosyal denge tazminatı ve iaşe desteğine güvenerek bütçemizi ayarladık ve borca girdik. Bu desteklerimiz alamayınca bütçemizde önemli açıklar oluştu. Alacaklılar kapıya dayandı, elektrik, doğalgaz, su gibi faturalarımızı da cezalı ödemeye başladık. Üye olduğumuz sendika, alacağı olan aidatları maaşımızdan anında almayı biliyor da, kazanılmış haklarımızın korumaya gelince ortada görünmüyorlar.” Diyerek istifa gerekçelerini sıraladılar. ***                                       ***                       *** 32 Kısım tekmili birden komedi! Belediyenin şirketi ilan edilen adreste yok. Şirket adına yayınlanan ilan, işçi alımı duyurusu değilmiş.  Komedi bununla da kalmadı. İlanın sahibi konumundaki Arslantepe şirketi “Yeni işçi alımı yok” ifadeleriyle şirketleri adına verilen işçi alımı ilanına sahip çıkmadı ve topu İŞKUR’a attı. İŞKUR ise; “ Belediyelerin, işçi alımı için bize başvurma yükümlülükleri yok, sadece işe aldıkları işçileri bildirmekle yükümlüler” ifadeleriyle yayınlanan ilanın işe alım ilanı olmadığını belirtti. İŞKUR’un kendi web sitesinde de yayınladığı ilanda ise “Kurum dışı kamu işçi alım ilanı” ibaresi yer alıyordu. Olay: İşsizlerin iş umudu hüsrana uğradı! ***                       ***                       *** Lojmanların tescili bozuldu. Mimarlar: Vebalini kaldıramazlar! Şeker Fabrikası Lojmanlarının koruma alanı tescili bozuldu. Koruma Yüksek Kurulu tarafından tescili bozulan lojman alanlarına Yüksek Güvenlikli Adli Psikiyatri Hastanesi yapılacağı iddia edildi. Tescilin bozulması kararını ve o alanın adli psikiyatri hastanesi yapılacağını gündeme taşıyan Mimarlar Odası Malatya Şubesi’nce ” Söz konusu alana yapılması düşünülen Fizik Tedavi Rehabilitasyon ve Yüksek Güvenlikli Adli Psikiyatri Hastanesi’ne engel oluşturacağı için bahsi geçen lojmanların tescil kararının Yüksek Kurul’a siyasi baskı ile bozdurulduğu kamuoyu tarafından düşünülmektedir. Yüksek Güvenlikli Adli Psikiyatri Hastanesi’nin o bölgeye yapılmasının vebalini hiçbir siyasi ve hiçbir karar vericinin kaldıramayacağını düşünmekteyiz.” denilerek tepki gösterildi. “Kararın siyasi baskı ile bozdurulduğu düşünülmektedir” Mimarlar Odası Malatya Şube Başkanı Fatma Altaş tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada, şöyle denildi: “Mimarlar Odası Malatya Şubesi olarak başvurusunu yaptığımız, Malatya İli, Yeşilyurt İlçesi, İnönü Mahallesi’nde tapunun 5498 ada, 17 parselinde kayıtlı mülkiyeti Maliye Hazinesi’ne ait Şeker Fabrikası Yerleşkesi’nde yer alan Lojman binaları; Sivas Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından değerlendirmeye alınarak, 1-3-5-7 plan nolu lojmanların 2863 sayılı kanunun 6. Maddesi kapsamında kalan özellikleri taşımadığından tescil edilmesinin uygun olmadığına, 2-4-6-8-9-10-11-13-15-17-19 nolu lojmanların 2863 sayılı Kanunun 6. Maddesi kapsamında kalan özellikleri Kültür ve Tabiat varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun 05.11.1999 tarih ve 660 sayılı ilke kararı gereği koruma grubunun II. Grup yapı olarak 01.12.2018 tarih 4811 nolu kararı ile tescilini uygun görmüştür. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun 19.06.2019 tarih ve 1221 nolu kararında, Şeker Fabrikaları A.Ş mülkiyetindeki söz konusu on bir adet lojman binasının 2863 sayılı kanunun 6. Maddesindeki koşulları taşımadığından ve yapılacak kamu yatırımları göz önünde bulundurularak tescil kayıtlarının kaldırılmasına karar vermiştir. Yüksek Kurul, aynı kanun ve madde ile tescili yapılan binaların tescilini bozma yoluna gitmiştir. Yüksek Kurul’un kararında yer alan ‘yapılacak kamu yatırımları’ ibaresinde, bu yatırımların neler olacağı ile ilgili kamunun bilgilendirilmesi önem arz etmektedir. Söz konusu alana yapılması düşünülen Fizik Tedavi Rehabilitasyon ve Yüksek Güvenlikli Adli Psikiyatri Hastanesi’ne engel oluşturacağı için bahsi geçen lojmanların tescil kararının Yüksek Kurul’a siyasi baskı ile bozdurulduğu kamuoyu tarafından düşünülmektedir. Yüksek Güvenlikli Adli Psikiyatri Hastanesi’nin o bölgeye yapılmasının vebalini hiçbir siyasi ve hiçbir karar vericinin kaldıramayacağını düşünmekteyiz. Şeker Fabrikaları A.Ş Genel Müdürlüğü’nün tescil kararını bozdurmak için Yüksek Kurul’a bu şekilde gitmiş olması, özelleştirmeden dolayı rahat davrandığını göstermektedir. Biz Mimarlar Odası olarak kamu yararını gözeterek yapmış olduğumuz tescil çalışmasında, Malatya kentine ait olan Şeker Fabrikası yapılarının korunması ve gerektiği zaman bu yapıların farklı işlev verilerek değerlendirilmesi yönündedir. Lojman binalarının yer aldığı bölge yeteri kadar yapı stoğuna sahip olup, kente ve kent ulaşımına yük bindirmektedir. Bu alana yatırım olarak görülerek ilave edilen her yeni yapı bölgeyi zora sokmaktadır. Bu gelişmeler her ne kadar Mimarlar Odası’nın sahip çıkmasıyla gündeme gelmiş ise de, bu konuda siz basın mensuplarından ve sivil toplum kuruluşlarından yeterli desteği göremediğimizi de üzülerek belirtmek istiyoruz. Bu şehir hepimizin. Malatya hepimizin.” Yüksek Kurulun bozma kararı Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu tarafından 19.06.2019 tarihinde yapılan toplantıda tescilin bozulması ile ilgili aldığı kararda; “Yapılan görüşmeler sonunda Yeşilyurt İlçesi, İnönü Mahallesinde bulunan Şekir Fabrikaları A.Ş. mülkiyetindeki 5498 ada 17 parsele kayıtlı Şeker Fabrikası yerleşkesinde yer alan onbir (11) adet lojman binasının 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 6. Maddesi ile Korunması gereken Taşınmaz Kültürel Varlıklarının ve Sitlerin Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesindeki koşulları taşımaması ve yapılacak kamu yatırımları göz ününde bulundurulduğundan itirazın kabulüne. Sivas Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 1.12.2018 tarihli ve 4811 sayılı kararının onbir adet lojman binasının tesciline ilişkin kısmının iptaline, söz konusu binaların tescil kayıtlarının kaldırılmasına, fabrika bacasının tesciline ilişkin işlemlerin ilgili Kurul Müdürlüğünce yürütülmesine karar verildi.” ifadeleri yeraldı.     21.08.2019 Seçilmişlerin gündeminde ekonomi yok! Bir kurum daha gitti ama iktidar milletvekilleri yine sus-pus. Şoför Okulu, Bölge Müdürlükleri ve fabrikalar gibi birçok kurum ve kuruluşları başka illere taşıyarak veya kapatarak Malatya ekonomisini felç eden kararlara ses çıkarmayan seçilmiş yöneticiler ( milletvekilleri ve İlimizdeki AKP üst düzey yönetimi) şimdi de Doğu Anadolu’da tek olan ve ilimizde bulunan Grup Başkanlığının kapatılması ve Ankara’ya bağlanmasına ses çıkarmadı. Malatya Vergi Denetim Grup Başkanlığının kapatılarak Ankara’ya bağlanması Konusuyla ilgili olarak Yeni Malatya Gazetesinden Güller Hazar’ın Yeni Malatya ve malatyahaber.com’da da yer alan haber şöyle; “Konuyla ilgili olarak bilgisine başvurduğumuz Ekonomist-Yazar, Yeminli Mali Müşavir, Malatya SMMMO eski başkanı Bahadır Altaş, Malatya’nın 40 bine yakın mükellefi, 3 adet Organize Sanayi Bölgesi ve ihracat imkanları ile Doğu Anadolu Bölgesi’nde ekonomik gelişmişlik olarak Vergi Denetim Grup başkanlığında 10. il olma şartlarını taşıdığını belirterek “200 kamu personelinin Malatya’dan ayrılacak olması ekonomik ve sosyal yaşam olarak olumsuz bir etki yaratacaktır” dedi. bilgisine başvurduğumuz Ekonomist-Yazar, Yeminli Mali Müşavir, Malatya SMMMO eski başkanı Bahadır Altaş, Malatya’nın 40 bine yakın mükellefi, 3 adet Organize Sanayi Bölgesi ve ihracat imkanları ile Doğu Anadolu Bölgesi’nde ekonomik gelişmişlik olarak Vergi Denetim Grup başkanlığında 10. il olma şartlarını taşıdığını belirterek “200 kamu personelinin Malatya’dan ayrılacak olması ekonomik ve sosyal yaşam olarak olumsuz bir etki yaratacaktır” dedi.  Altaş’ın konuya ilişkin yaptığı açıklamalardan öne çıkan başlıklar şöyle: Vergisel görevlerini eksiksiz yerine getiren mükellefi olumsuz etkiler  “Verginin yüzü soğuktur vatandaşa hiç sıcak gelmez hiçbir vatandaş maliye ile sorun yaşamakta istemez sonuçta muhatabı devlettir. İlk bakışta bu düzenlemenin sanki lehte olduğu görülse de konunun detaylı olarak incelenmesi ve değerlendirilmesi halinde bunun sanılanın aksine aslında Malatya için vergi mükellefleri için özelliklede iş dünyası için olumsuz bir sonuç doğuracağı görülecektir. Bugün itibariyle Malatya VDK Grup başkanlığına Malatya, Elazığ, Adıyaman, Bingöl ve Tunceli illeri bağlı olarak faaliyet devam etmektedir. Vatandaşlar arasında ne yazık ki Vergi denetim Kurumu varsa denetimler daha çok olur gibi yanlış bir algı vardır. 2011 yılında VDK grup başkanlıklarının kurulması ile vergi incelemesinde sistem bakanlığın veri ambarına gelen bilgilerin analiz edilmesi ile belirlenmektedir. Bu nedenle böyle bir düşüncede olmak yanlıştır. Bilinenin aksine vergi denetimleri öncelikle vergi dairesi başkanlıklarına bağlı denetim koordinasyon birimlerince yerine getirilmektedir.”  Malatya Ankara’ya bağlanıyor  “Malatya’nın Ankara Vergi Denetim Grup başkanlığına bağlandığı düşünüldüğünde en basit bir vergi incelemesinde mükelleflerin Ankara gitmek durumunda bu sürecin uzaması ve incelemenin sonuçlanmaması halinde ise mükellefler aylarca Ankara gitmek veya orada kalmak zorunda kalacaklardır. Bu durum özellikle incelemeye bağlı iade ve mahsup işlemlerinin yerine getirilmesinde ve normal vergi incelemesinde Vergisel görevlerini eksiksiz olarak yerine getiren mükelleflerini olumsuz etkileyecektir.  Malatya konum ve fiziki yapı olarak doğu Anadolu’daki en uygun ildir  “Malatya toplamda yaklaşık 40 bine yakın mükellef sayısı ile Doğu Anadolu bölgesinde gelir ve kurumlar vergisi mükellefinin en çok olduğu il, 3.OSB ile En çok sanayi tesisinin ve en çok ihracatın gerçekleştirildiği il konumundadır. Bu bilgiler dikkate alındığında Malatya bulunduğu konum itibariyle Doğu Anadolu bölgesinde il büyüklüğü ve ekonomik gelişmişlik olarak. Ayrıca Malatya VD Grup başkanlığı Mevcut hizmet binası itibariyle hiçbir ek masraf yapılmadan hizmet sağlanmaktadır.  Bugün itibariyle Malatya Vergi Denetim Grup başkanlığında görev yapan yaklaşık üst düzeyde 200 kamu personelinin Malatya’dan ayrılacak olması ekonomik ve sosyal yaşam olarak olumsuz bir etki yaratacaktır. Grup başkanlığının Malatya da faaliyetine devam etmesi ve Doğu Anadolu bölgesindeki illerinde Malatya’ya bağlanması halinde bu durumun Malatya’ya ekonomik ve sosyal acıdan katkı sağlayacaktır.  Bu nedenle Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından uygulamaya konulan ve belirlenen illerde devam etmesine karar verilen Vergi Denetim Grup Başkanlıkları içinde 10. il olarak Malatya’nın da yer alması Malatya ve bölge iller için önem arz etmektedir. Vergi teknolojilerinde yaşanan gelişim ve dijital muhasebe uygulamaları şüphesiz vergisel denetimlerinde yeni bir süreci getirmektedir. Bu geçiş sürecinde fiili durum ve saha çalışmaları yapılmadan alınan kararların ekonomiyi olumsuz etkilemesi ve mükelleflerin mağdur olmasını da beraberinde getirecektir.”  Siyasilerin ve konuya taraf kurumların bu konunun takipçisi olması gerekir  “Geçmişte tüm bölge müdürlüklerinin Malatya’dan taşındığı bununda Malatya’ya ekonomik sosyal ve kültürel olarak dezavantaj olduğu bilinirken bu durum bölge şehir, cazibe merkezi olma isteğindeki Malatya için olumsuz olacaktır. Ayrıca Malatya iş dünyası acısından mükellef odaklı hizmet kapsamında vergi mükelleflerinin karşılaşmış oldukları sorunların çözümü ile vergi prensipleri başta olmak üzere verginin taraflarının bilgilendirilmesi ve kendilerine yol gösterilmesi ile vergi ve hukuk ilişkisinin sağlanması konusunda vergi denetim birimlerinin, tecrübelerinden ve bilgi birikimlerinden faydalanılması imkânından yoksun olacaklardır.”  “Bu konuda başta AK Parti milletvekillerimiz olmak üzere Malatya TSO Başkanlığı ile diğer meslek kuruluşlarının gerekli girişimlerde bulunmasında fayda bulunmaktadır. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızın yakın zamanda Malatya’ya teşekkür ziyaretine gelecek olması nedeniyle bu konunun kendisine iletilmesi ve Malatya VD Grup başkanlığının Malatya da görevine devam etmesinin talep edilmesi önem arz ediyor. Ümit ediyorum ki Hazine ve Maliye Bakanımız Malatyalıların bu talebine duyarsız kalmayacaktır.” ***                                       ***                                                       *** 30.08. 2019 Daire Başkanına darp! Daire Başkanı darp edildi. Geçtiğimiz hafta sonunda şehir merkezinde meydana gelen olayda Malatya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Murat Nalçacı 3 genç tarafından darp edildi. Başkanın karşılık vermesi üzerine saldırgan gençler olay yerinden kaçtı. Olayı anlatan Daire Başkanı Nalçacı; “ Bir ilçemizin Cami Yaptırma Derneği tarafından Belediyemizin arkasında yerel ürünler sergisi açmak için bir yerlerden destek istemiş. Başkanla bu konuda telefonla görüştük. Aynı alanda Encümen tarafından değişik tarihlerde başka kuruluşlarında yerel ürünler sergisi yapılması programlanmıştı. Bu nedenle aramızda tatsız konuşmalar oldu. Bir süre sonra bende kayıtlı olmayan bir numara aradı, ‘Sayın Başkan bir çay içelim’ diye çaya davet etti, bende kabul ettim. Kent merkezinde verilen adrese gittim araban iner inmez 2-3 genç ‘ Sen bizim başkanın talebine nasıl karşı çıkarsın’ türünden ve hakaret dolu ifadelerle saldırdılar. Kısa bir şaşkınlıktan sonra karşılık verince olay yerinden kaçtılar. Durumu Başkanımız Selahattin Gürkan’a ilettim. Kendisi de ‘Bu saldırı sana değil, Belediyemize-bana yapılmış bir saldırıdır. Bu nedenle şikayetçi oldum” ifadeleriyle olayı anlattı. ***                       *** 27.09.2019 Mühendislerden uyarı:  “Unutmak ve örtbas etmek olmamalı” “İMO’dan seçilmiş ve atanmış yöneticilere “Kamu ve kamu kuruluşları olarak bu konuda kendimizi canlı tutmalıyız, rehavete kapılmamalıyız. Bu konudaki ulusal (yerel) politikamız; biran önce unutmak ve örtbas olmamalı, gerçeklerle yüzleşerek sorunları çözebiliriz.” çağrısı İstanbul’da meydana gelen deprem, Malatya’daki teknik sorumluları harekete geçirdi. İlk olarak İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Malatya temsilciliği yazılı bir açıklama yaparak, yerel düzeydeki seçilmiş- atanmış yöneticilere; deprem gerçeğini kabullenip hazırlıklı olmalı ve bu bilinci her zaman canlı tutmalı ve düzenli aralıklarla yapılacak eğitimlerle toplum bilincinin her zaman canlı tutulmasının sağlanması yolunda adımlar atması önerisinde bulundu. İMO Malatya Temsilcisi Bedri Özten imzalı yapılan yazılı açıklama da; Yaşadığımız coğrafyanın gerçekleriyle yaşamayı öğrenmeliyiz. Gerçeklerden biri de doğal afetler (deprem, sel, çığ, heyelan, hortum, kuraklık gibi) dir. Yaşadığımız coğrafyada bilinen tarihimiz de en çok can ve mal kaybına neden olan doğal afet depremler olmuştur. Depremin nedeni olan fay hatlarının; yeri, kırılma zamanı ve büyüklüğünü, uzmanları medyada çıkarıp tartışma programlarında değerlendirme yaptırıp insanları tedirgin etmemek gerekir. Deprem gerçeğini ülke olarak kabullenip, beklenen depremin; yeri, zamanı ve büyüklüğünü tartışmadan (bu işi bilim insanları akademilerinde yapsın) her an olacakmış gibi hazırlıklı olmamızı sağlayacak çalışmalar yapmalıyız. Afetlerde bilgi kirliliği olmaması için ulusal tek kaynakdan kamuoyu bilgilendirilmeli. Mevcut bilim ve teknoloji ile depremi engelleyemediğimize göre, onunla birlikte yaşamaya, riskleri azaltmaya çalışmalıyız. Can ve mal kayıplarını minimize etmek için; güncel bilim ve teknolojiyi maksimum derecede kullanarak ulusal afet bilinci oluşturmalıyız. ***                       ***                       *** 29.09.2019 Velilerin cebine merdiven dayandı! 2 İlçede resmi okul sayısı 467, özel okul sayısı ise 154. Velilerin cebini yakan özel okul furyası tam gaz devam ediyor. 467 Resmi okulun bulunduğu Battalgazi ve Yeşilyurt İlçelerinde Milli Eğitim Müdürlüğü onaylı tam 154 özel okul var. Binaları eğitim-öğretim standartlarına uygun olmayan yapılar, çocuk ve gençlerin ders aralarında enerjilerini boşaltacak alanları (bahçe) yetersiz ya da hiç olmayan fiziki yapılar, , mesleki pratik kazanımları yerine üniversite kazandırmaya yönelik eğitimler veren mesleki okullar, fiziki alanları olmasına rağmen deney (Laboratuar) araç-gereçlerinin yetersiz veya hiç olmaması ve buna benzer birçok sorunların yaşandığı özel okulların sayısı her geçen gün artıyor. Veliler ve aldatıcı reklamlar Velinin müşteri, öğrencinin ürün görüldüğü özel okul sektörü, yaptıkları tanıtım ve reklam kampanyaları,  çocuğuna iyi bir gelecek kazandırma kaygısında olan velilerin özel okullara yönelmesine neden oluyor. Fiziki yetersizlik- eğitim kalitesi ve Milli Eğitim Müdürlüğü Ruhsat aşamasında yapılan binanın uyguluk denetimi; bahçesi olmayan veya yetersiz olan oyun alanları, daracık koridorlar, öğrenci kapasitesine göre yetersiz lavabo ve tuvalet sayıları anlamında fiziki yetersizlik, LGS-KPSS gibi sınavlarda tek-tük bireysel başarı dışında başarı gösterememesi gibi istatistikî veriler, Milli Eğitim Müdürlüğü’nün özel okulların gereği gibi denetlemediği veya denetleyemediği endişeleri akla getiriyor. ,   Malatya’da eğitim-öğretim hizmeti veren resmi ve özel türlerine göre okul sayıları ise şöyle: İl geneli Resmi okul Sayısı: 792 Özel Okul Sayısı: 154 Resmi okullarda okuyan öğrenci: Anaokulu:  71 okul   14.241 Öğrenci İlkokul :     305 okul  52.266 öğrenci Ortaokul:  246 okul  56.407 öğrenci Lise:           170 Okul 49.745 öğrenci   Özel Okullar Anaokulu: 28 İlkokul:      15 Ortaokul:  22 Lise:           45       Battalgazi ve Yeşilyurt Resmi Okul sayısı 467 Battalgazi ve Yeşilyurt Özel Okul sayısı: 161 ***                                       ***                                       *** 11.10.2019  İhale cinayetinde karar Devlet Hastanesi yemek ihalesi anlaşması nedeniyle meydana gelen ve 1 kişinin ölümü ve 2 kişinin yaralanması ile sonuçlanan olayda karar çıktı. Malatya’da 26 Temmuz 2017’de Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin yemek ihalesi anlaşmazlığı sonucu meydana gelen ve 1 kişinin ölümü 2 kişinin ise yaralanması ile sonuçlanan olayın davasında şirket sahibi ile birlikte biri firari 4 sanığa müebbet hapis cezası verilirken toplam 16 sanık hapis cezası aldı. Olay, 26 Temmuz 2017 günü öğle saatlerinde İnönü Mahallesi’nde bulunan bir iş yerinde meydana gelmişti. İki grup arasında silahlı çatışma çıkmış ve olayda Mehmet Yiğit hayatını kaybederken, yanında bulunan Hakan Sürmeli ise ağır yaralanmıştı. Olayda Mustafa C. adlı şahıs ise ayağından hafif yaralanmıştı. -4’üne müebbet olmak üzere 16 sanığa ceza Cinayetle ilgili olarak Malatya 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yürütülen yargılama sona erdi. Mahkeme Heyeti yargılama sonucunda hakkında tutuklama kararı bulunan ve halen firari olan şirket sahibi Oğuz Y.’ye cinayetten müebbet hapis cezası ve cinayete teşebbüsten 13 yıl hapis cezası, tutuklu sanık Mehmet D.’ye cinayetten müebbet hapis cezası, cinayete teşebbüsten 13 yıl, ruhsatsız silah taşımaktan 2 yıl hapis cezası, tutuklu sanık Sayit N.’ye cinayetten müebbet hapis cezası, cinayete teşebbüsten 13 yıl, ruhsatsız silah taşımaktan 2 yıl hapis cezası, Mustafa C.’ye cinayetten müebbet hapis cezası verildi. Tutuklu sanıkların ise tutukluluk hallerinin devamı kararlaştırıldı. Mahkeme Heyeti sanıklar Ali K., Veysel Ö., Emrah A. ve tutuklu sanık Murat K.’ya 12’şer yıl 1’er ay hapis cezası vererek sanık Murat K.’yı ise hüküm ile birlikte tahliye etti. Mahkeme Heyeti sanık Hakan S.’ye 2 yıl hapis cezası verirken, sanıklar Erkan D., Mustafa A., Talip K., Mehmet K., Kürşat K.’ya 2’şer yıl 1’er ay hapis cezası verdi. Mahkeme Heyeti sanıklar Nuray T.ye, 1 yıl 8 ay, Ümit A.’ya ise 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi, ancak Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına karar vererek cezayı erteledi. Davanın 17. sanığı olan Ahmet Deliktaş’ın ise yargılama sürecinde vefat ettiği belirtildi. Hakkında tutuklama kararı bulunan ve son celsede müebbet hapis cezasına çarptırılan sanık Oğuz Y.’nin aranmakta olduğu öğrenildi -Mahkeme karar verdi ama.. Bu arada, cinayetle sonuçlanan Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin yemek ihalesi ile ilgili olarak başlatılan adli soruşturmanın halen devam ettiği, ancak idare tarafından yapılmış ya da yapılan bir soruşturmanın olup olmadığı konusunda bilgi edinilemedi. ***                                       ***                                       ***